A Milli Takım Teknik Direktörü Şenol Güneş, Mart ayında oynanacak Dünya Kupası eleme maçları öncesinde açıklamalarda bulundu.
TRT Spor canlı yayınına katılan Şenol Güneş, 24 Mart’ta oynanacak ve daha önce Türk Telekom Stadı’nda olacağı açıklanan Hollanda maçının zemindeki problemler sebebiyle Atatürk Olimpiyat Stadı’nda oynanacağını açıkladı.
Milli Takımlar Teknik Patronu Şenol Güneş’in açıklamaları şu şekilde:
Mart ayında başlayacak müsabakalar ile Dünya Kupası’na katılmak için heyecanla bekliyoruz. En güçlü rakiplerimiz olarak Hollanda ve Norveç ile başlıyoruz. Biz bir iş yapıyoruz ama ülke adına yapıyoruz. Tepede biz iş yaparken, aşağıda da üretimin olmasından yanayım. Elimizdeki oyuncular başaracak ama gelecek nesillerin de önünü açmamız gerekiyor.
Avrupa Şampiyonası ve Dünya Kupası’na katılım önemli. En üst organizasyonlarda olmak ülkenin ve futbolun tanıtımı için çok önemlidir. Mart ayında iki tane güçlü rakibimiz ile karşılaşacağız, hedefimiz Dünya Kupası’na katılmak. 2002’ye katılmıştık, başarı elde etmiştik. Bunlar güzel şeylerdi. Sportif başarı, ülke tanıtımı.. Ülkenin imajını da üst çıtaya çıkardığımızı düşünüyorum.
Bundan 20-30-40-50 sene öncesine göre tesiste, eğitimde, uluslararası başarıda daha iyi durumdayız. Yeterli miyiz? Değiliz. Avrupa Şampiyonası’nda kendimizi sunacağız ama Dünya Kupası daha önemli. 20 yıl geçmiş olacak. Buna katılmak istiyoruz, zorlukları da biliyoruz. FIFA sıralamasında 14. sırada olan Hollanda ve 44. sırada olan Norveç var. İkisi de yükselen değer.
Allah sağlık versin, çok insanımızı kaybettik, hepsine Allah’tan rahmet diliyorum. Bazı ülkelerden oyuncular karantinaya alınmak zorunda. Önce Hollanda, sonra Norveç, sonra Letonya. Bunlar da sıkıntı ama bunlara hazırlıklı olacağız.
Çağlar şu anda oynuyor ama uzun süredir oynamamıştı. Gayet de iyi oynuyor. Sakatlığı uzun sürüp, iyileşip oynayanlar var, hastalanıp oynamayanlar var ve oynayanlar var. İdeal kadroya yakın olan oyuncularımız var. Yakın izleme şansımız yok ama yakın temasımız var, hep irtibat halindeyiz.
“İHTİYAÇ VARSA TERCİH EDİYORUM”
Tercihler yapıyorsunuz. Oynayan bir oyuncuyu, hizmeti olan oyuncuyu hemen git demek değil. İhtiyaç olduğunda bütün oyuncular alınıyor. Kaan – Merih ile başladık, Merih – Çağlar oldu, Ozan bir ara geldi, sonra ne olacak bilmiyoruz. Oyuncular var ama günün koşullarında bir takım oluşturuyorsun. Alınmayan da çalışmalı, alınınca da görevini iyi yapmalı. Mevcut oyuncular da kısa sürede buraya oturdu, kolay olmadı. Ben kulüpler bazında oyuncu seçmiyorum. Mevkilere bakıyorum, ihtiyacımızı görüyorsa, ona uygun tercihler yapıyorum.
Ozan Kabak, Schalke’ye transfer oldu, kaybeden bir takım oyuncusu oldu, moral olarak da etkileniyor. Liverpool’a transfer oldu, orada da başarıyı ve başarısızlığı görecek, bu yıkılmasını gerektiren bir şey değil. Öğrenmenin esas alındığı bir yerde başarılı olursunuz. İlk maçında olumsuz bir görüntü olabilir. Bunlar olacak, maça gelince hazırlanmak önemli. Mart ayına hazırlanın diye ben söyledim zaten.
Cenk Tosun giderken üzüldüm, oynamadığı zaman daha çok üzüldüm. İyi bir transfere gitti. Üretim yaparsak, böyle dövizler kazanırız. Türk parasını dışarı vermektense dövizi buraya getirip değerli kılmak önemli. Sakatlıkları oldu. Döndüğünüzde takım da iyi gittiğinizde yer bulamayabilirsiniz. Avrupa’da isteyen birkaç takım vardı, Türkiye’ye gelmesi motivasyonunu arttırır, oynaması önemli. Her maçta oynamasa bile sahaya çıkıp oynaması önemli. Burak, Cenk, Kenan oynarsa, biz mutlu oluruz. Oynayacak bir takıma gelmesine sevindim. Uzun süre ayrı kaldığı için moral olarak da düşmüş olabilir, o sıcaklığı burada görmesi önemli.
Yurt dışına çıkan oyuncuları takdir ediyorum, tebrik ediyorum, gurur duyuyorum. Orada başarılı olmak da önemli. Cenk’in Şampiyonlar Ligi ve Milli Takım’da oynadığı oyun onu öne çıkardı. Parayı verirken ondan bir şey bekliyorlar. Merih’i alırken, Ozan’ı alırken adam 10 veriyorsam 30-40 alacağım diyor, onu hesaplıyor. Bunun sahnesi milli takım ve uluslararası lig. Şampiyonlar Ligi’nde, UEFA’da olmak gerekir.
10 yaşında İstanbul’u görmeyen çocuk, Pele’yi nasıl görecek? 70’li yıllardaki Dünya Kupası’nı izlerken ortaya Pele çıktı. Brezilya hayranlığı çıktı. Biz de bu kupalarda bu sempatiyi ve enerjiyi yaratabiliyoruz.
Galatasaray’ın UEFA Kupası şampiyonluğu, Fenerbahçe’nin Zico dönemi Şampiyonlar Ligi performansı, benim zamanında Şampiyonlar Ligi’nde aldığımız sonuçlar. Lyon, Leipzig ve Porto vardı ve onlar devam ediyorlar, bütçeleri artı veriyor. Bizde eksi. Kulüplerimizin hepsinin iyi oynamasını, başarılı olmasını, ekonomik olarak güçlenmesini ve uluslararası alanda başarılı olmasını istiyorum. Bunun için üretim yapmamız lazım. Durumu tespit etmemiz lazım, yarışırken üretimi unutuyoruz. Ben yarışırken yerli-yabancı bakmam, en iyi 11’i çıkarırım. Siz öyle bir sistem kurarsınız ki genç oynar. Rıdvan vardı, N’Sakala alındı. İkisi de yokken Dorukhan oynadı. Şota mesela Trabzon’da, Beşiktaş’ta mesela Gomez, Hagi, Alex… Bunlar iyi profesyonel, yetenekleri ile örnek oluyorlar ve gençlere katkı yapıyorlar. Bu tip yabancılara kapı hep açık olmalı. Hem futbola, hem vizyona katkı yapıyorlar. Ama oyuncu aldım, bütçeyi sarstı, bir de problemlerinden dolayı sorun yarattı, o zaman kulübe de, oyuncuya da yazık.
Siz kavgalardan keyif alıyorsunuz. Tartışmayı fazla yapıyoruz, daha çok futbol oynayacağız, ondan talep edeceğiz. Oyun akışı giderken hakem kararı çok uzun tartışılıyor. Maçlar bitiyor televizyonda, gazetede tartışıyoruz. Bu bizim pastamız, bunun iyi olması için kimseden özveri beklemeyeceğiz. Hakların korunması için Kulüpler Birliği ve TFF var, burada konuşursun. Medyada konuşarak olmaz. Herkes talep ediyor ama çatışma varken nasıl olacak? Kavgayı yapan büyük kulüpler. Yapanlar da şimdi kafa kafaya geldiler, çok geride kalanlar da vardı. Bütün takımlara saygı duyuyorum, Trabzon doğumluyum, Trabzonspor ve Beşiktaş’ta çalıştım, Galatasaray, Fenerbahçe, hepsine saygı duyuyorum. Başarılı olanı herkes alkışlıyor zaten. Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş, Trabzonspor kafa kafaya geldiler, demek ki kötü niyet yok burada. Ligde bir tane şampiyon çıkacak, diğerleri şampiyon olamayacak. Kaybettiğinizde mazeret ararsanız sorunu çözmezsiniz.
Sahaların bakımıyla ilgili parayı sene sonuna kadar zemin iyiyse vereceksin, yoksa vermeyeceksin. O sahanın olmazsa olmaz iyi olması lazım, maalesef kötü. Paralar sadece transfere veriliyor, çok transfer yapan da sonunda zarar ediyor. Bir tane şampiyon olacak, sonunda batmasınlar.