CUMHURBAŞKANI;“ESKİ TÜRKİYE’NİN TEKRAR HORTLATILMASINA İZİN VEREMEYİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 54. Muhtarlar Buluşması’nda yaptığı konuşmada, “Önümüze çıkan engellere aldırmadan baskılar ve yasaklar karşısında geri adım atmadan çalıştık, ter döktük. ‘Aşkınan koşan yorulmaz’ diyerek tüm Türkiye’ye hizmet etmenin peşinden koştuk. Savrulmadan ve sarsılmadan Türkiye’yi bugüne kadar olduğu gibi yine demokrasi ile kardeşlikle, adaletle ve özgürlükler temelinde büyüteceğiz” dedi.
İstanbul’da düzenlenen 54. Muhtarlar Buluşması’na katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan burada yaptığı konuşmada toplantıya gelen her muhtara şükranlarını sunduğunu, bu toplantıya vesile olan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve ekibini tebrik ettiğini kaydetti.
“KAMU KURUMLARININ KAPILARI SİZLERE TÜM TÜRKİYE’DE AÇILDI”
Muhtarlarla yaptığı toplantıların, ülkenin en köklü kurumlarından olan muhtarlık kurumuna yönelik bakış açısını değiştirdiğini, özellikle bürokrasi, siyaset ve yerel yönetimlerde farklı bir hava estirdiğini çok iyi bildiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz devletin zirvesinin kapılarını muhtarlarımıza açtıkça bu hava dalga dalga illere, ilçelere, beldelere kadar yayıldı. Kamu kurumlarının kapıları sizlere tüm Türkiye’de açıldı. Sizinle yakın muhabbetimizin elbette başka sonuçları da oldu. Daha önce ‘muhtar’ deyince burun kıvıranlar, toplantılarımız sayesinde geç de olsa, mecburiyetten ve mahcubiyetten dolayı da olsa yaptığınız işlerin gerçek değerini anlamaya başladı. İşin samimiyeti bir tarafa bizim için aslolan sonuçtur. Elitist zihniyetin muhtarlarımızda vücut bulan halk iradesi karşısında diz çökmesi hiç kuşkusuz önemli bir kazanımdır. Çünkü muhtar demek millet demektir, sandık yani demokrasi demektir. Muhtarlar aynı zamanda demokrasi binamızın temel yapı taşlarındandır.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhtarların yerel düzeyde vatandaşın gündelik hayatına dokunan mesaileriyle, toplumda huzurun, barışın, sosyal dayanışmanın, millî birlik ve bütünlüğün teminatı olduklarını vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Burada şunu da söylemek istiyorum; ülkemizde birileri hâlen anlamasa da milletin teveccühüne mazhar olmak, dünyada ulaşılabilecek en şerefli payelerden biridir. İster muhtar, ister meclis üyesi, ister belediye başkanı, ister milletvekili, isterse Türkiye Cumhurbaşkanı olsun bu durum değişmez. Demokrasinin halka dönük yüzü muhtarla başlar, devletin başı olan reisicumhurla sona erer” diye konuştu.
“ESKİ TÜRKİYE’NİN TEKRAR HORTLATILMASINA İZİN VEREMEYİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Köyünün ve mahallesinin sorunlarına çözüm arayışında yerel yönetimler de dahil bütün kurumların kapısı muhtarlara açıktır ve öyle olmalıdır. Ne dediler benim için? ‘Muhtar bile olamaz.’ Bu manşetleri attılar. E ne oldu? Eski Türkiye’nin tekrar hortlatılmasına izin veremeyiz. Bakınız bu fakir, eski Türkiye’yi iliklerine kadar yaşamış, adaletsizliği, hukuksuzluğu, ayrımcılığı bizzat tecrübe etmiş bir kardeşinizdir” ifadelerini kullandı.
Yarım asrı geçen siyaset yolculuğunda pek çok zorluklarla karşılaştığının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, halkın seçtiklerine tepeden bakan bürokratik oligarşiyi gördüğünü söyledi.
Elitist, seçkinci, halka rağmen halkçılık yapan jakoben zihniyeti de gördüğüne dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Millete hizmetkarlık yerine efendilik taslayanların ülkemize nasıl büyük zararlar verdiğini gördüm. İdareimaslahatçılığın, nemelazımcılığın, aman konforum bozulmasın, aman başım ağrımasın, bu yaklaşımların kalkınma ve refah hamlelerimizi nasıl tökezlettiğini gördüm. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, milletvekili, başbakan ve Türkiye Cumhuriyeti’nin halk oyuyla seçilmiş ilk cumhurbaşkanı olarak, siyasi hayatım boyunca Türkiye’yi ve Türk demokrasisini paçasından aşağı çeken bütün bu marazlarla mücadele ettim. Şairin ifadesiyle söyleyecek olursak, ‘Nar-ı beyza ateş, çekiç, su ile döve döve pusat etti dert bizi. Kıvılcımdan güller açtı bu çile namert bilmez, bilir gardaş mert bizi.’ Evet biz de önümüze çıkan engellere aldırmadan, baskılar ve yasaklar karşısında geri adım atmadan çalıştık, ter döktük.”