Ulusal Süt Konseyi’nde (USK) yapılan Olağan Seçimli Genel Kurulun ardından başkanlığa sanayici Abdülhamit Çan, başkan yardımcılığına ise Cihat Şimşek seçildi. Yeni yönetimin göreve başlamasıyla birlikte, aylardır maliyetin altında süt satan üreticilerin en acil talebi olan çiğ süt fiyatı yeniden gündemin ilk sırasına yükseldi.
Yem, enerji, veterinerlik ve işçilik giderlerindeki sert artışa rağmen çiğ süt fiyatlarının güncellenmemesi, sahada üretimi sürdürülemez hale getirdi. Birçok üretici, mevcut fiyatlarla hayvan sayısını azaltmak zorunda kaldığını ya da sektörden tamamen çekilmeyi düşündüğünü dile getiriyor.
Sektör kulislerinde, Ulusal Süt Konseyi’nin yeni yönetimle birlikte önümüzdeki hafta toplanarak çiğ süt tavsiye fiyatını yeniden ele alması bekleniyor. Süt sektörü temsilcileri, bu toplantının yeni yönetimin “ilk sınavı” olacağına dikkat çekiyor.
Alınacak kararın yalnızca bugünkü fiyatları değil, Türkiye’de hayvancılığın geleceğini de doğrudan etkileyeceği vurgulanıyor. Üretici cephesinde ise beklenti net: maliyetin altında olmayan, sürdürülebilir bir fiyat.
Ulusal Süt Konseyi, Eylül ayında aldığı kararla 1 Ekim itibarıyla çiğ süt referans fiyatını litre başına 19,60 TL olarak belirlemişti. Ancak bu fiyat, artan girdi maliyetleri karşısında kısa sürede geçerliliğini yitirdi.
TÜSEDAD’ın Kasım ayı verilerine göre 1 litre çiğ sütün üretim maliyeti 23,77 TL’ye yükselirken, Ulusal Süt Konseyi’nin kamuoyuna açıkladığı son resmi maliyet verisi Ekim ayına ait ve 17,52 TL seviyesinde bulunuyor. Bu tablo, üretici ile resmi maliyet hesapları arasındaki farkı da gözler önüne seriyor.
Sektörde konuşulan beklentiye göre, Ulusal Süt Konseyi’nin çiğ süt referans fiyatında yüzde 15 civarında bir artışa gidebileceği ifade ediliyor. Bu durumda fiyatın 19,60 TL’den yaklaşık 22,5 TL seviyesine yükselmesi gündemde.
Ancak üretici örgütleri ve sahadaki çiftçiler, bu artışın mevcut maliyetler dikkate alındığında yetersiz kalacağı görüşünde. Buna karşın, piyasa dengeleri ve tüketici fiyatları gerekçesiyle gerçek maliyetlere tam karşılık gelen bir fiyatın açıklanmasının da zor olduğu dile getiriliyor.
Üreticiler, çiğ süt fiyatının güncellenmemesi halinde hayvan kesimlerinin hızlanacağı ve süt arzında ciddi bir daralma yaşanacağı uyarısında bulunuyor. Sektör temsilcileri, kısa vadeli fiyat baskılarının uzun vadede hem üreticiye hem de tüketiciye daha ağır faturalar çıkaracağına dikkat çekiyor.
Yeni yönetimin atacağı adım, yalnızca bugünün fiyatlarını değil, Türkiye’nin süt üretim kapasitesini ve hayvancılığın geleceğini de belirleyecek.
Yorumlar