SAHİPSİZ…
Mecliste bir basın toplantısı düzenleyerek çifçinin ve üreticinin sorunlarına dikkat çeken CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, süt ve yem paritesinin derhal düzeltilmesi gerektiğini söylerken ürticinin bankalara olan borcunun da 170 milyarı aştığını söyledi
Sarıbal, Mecliste düzenlediği basın toplantısında,Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksinin (Tarım ÜFE) şubatta bir önceki aya göre yüzde 13,74, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 68,49 artış gösterdiğine dikkati çeken Sarıbal, "Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi son 3 aydır sürekli artmakta. Hem aylık hem yıllık olarak rekor düzeyde artmakta." diye konuştu.
Üretici ürün fiyatında yüzde 68 artış gerçekleşmişken çiftçinin maliyetlerinin yüzde 100 ile yüzde 500 arasında arttığını dile getiren Sarıbal, bunun çiftçinin batması anlamına geldiğini ifade etti.
Süt hayvanlarının kasaba gönderilmesinin ülke tarımı için çok olumsuz bir durum olduğunun altını çizen Sarıbal, "Hem süt hem yem paritesinin derhal düzeltilmesi gerekiyor. Tarımda ve gıdada çok ciddi sorunlar artarak devam ediyor." dedi.
Toprak Mahsulleri Ofisinin kendi ülkesinin çiftçisini desteklemeyip ısrarla dışarıdan buğday satın aldığını ileri süren Sarıbal, "İktidar bizi ayçiçek yağına ve buğdaya yani ekmeğe muhtaç etmiştir. Bu iktidarla bu sorunlar çözülmez. Sorunu yaratanlar sorunları çözemezler. Çözüm acilen seçimdir." değerlendirmesini yaptı.
Sarıbal, basın açıklamasında pandemi ve Rusya-Ukrayna krizi ülkemizin gıda egemenliği ve güvenliğinin ne kadar “pamuk ipliğine” bağlı olduğunu bir kez daha gösterdiğini ifade ederken “Sadece tarımsal girdilerde değil, “paramız var ki ithal ediyoruz” anlayışı ile üretmek yerine dışarıdan ithal etme politikasının sonucu olarak bugün ülkemiz neredeyse bütün tarımsal ürünlerde dışa bağımlı hale geldik” dedi “TÜİK verilerine göre, üretici enflasyonu şubatta aylık %13,74, yıllık %68,49 arttı. Ocak ayında yıllık %52 artarak 11 yıllık endeks tarihinin en yüksek oranına ulaştı. Tarım-ÜFE, şubat ayında da rekor tazelemiş oldu. Son 3 aydır Tarım -ÜFE aylık ve yıllık bazda rekorlar kırdı. Nisan 2020’den itibaren Tarım-ÜFE sürekli yükseliyor. Çiftçinin ürettiği ürünlerin fiyatı artıyor ama girdi maliyetleri bundan çok daha fazla artıyor. O yüzden de çiftçi para kazanamıyor. Bunun kanıtı da artan çiftçi borçları. Son bir yılda çiftçinin bankalar olan borcu 171 milyar oldu. Çitçi bugün ya zararına üretip borç yükü altında eziliyor ya da üretimi bırakıyor. Bankalara olan borç 171 milyar oldu. Tarım – ÜFE rakamları çiftçinin üretim maliyetlerinin de arttığının bir göstergesi. Çiftçinin enflasyonu artıyorsa bu girdi maliyetlerinin arttığını, aynı zamanda gıda fiyatlarının da artacağını göstermektedir. Yani vatandaşımız daha da pahalı ürün alacak demektir.”
Sarıbal, basın açıklamasında hayvancılık sektörünün yaşadığı sorunlara da değindi. 1 litre ile 1,5 kilo yem alması gereken çiftçilerin bugün 1 litre ile 1 kilo yem bile alamaz duruma geldiğini vurgulayan Sarıbal, “Her ne kadar Aralık ayında çiğ süt tavsiye alım fiyatında bir artışa gidilmesine rağmen süt üreticileri neredeyse bir yıldır zarar ediyor. Ürettiği sütün maliyetini bile karşılayamıyor. Ülke nüfusu artarken süt üretimi yerinde sayıyor. Çünkü süt üreticisi üretemiyor, tüketici de pahalı olduğu için alamıyor. AKP yönetimi o hale getirdi ki hem üretici hem tüketici mağdur durumda” dedi. Sarıbal, zarar eden üreticilerin süt hayvanlarını kasaba göndermek zorunda kaldığına dikkati çekerek, “Süt ineklerinin kesime gitmesi hayvancılık sektörünün darbe yemesi demektir. Süt ineği yok ise ana yok, dana yok, et yok” diye konuştu.