Her bayram özeldir, ama Kurban Bayramı’nın yeri bir başkadır. Sadece et kesmenin değil; paylaşmanın, yardımlaşmanın, kırgınlıkları unutmanın ve aile olmanın bayramıdır. Özellikle eski Kurban Bayramları, bugünün koşuşturmalı yaşamında hâlâ özlemle anılıyor. Çünkü o zamanlar, bayram sadece dört gün değil; kalplerde bir ömür süren bir hatıraydı.
Kurban Bayramı, daha bayrama günler kala hissedilirdi. Temizlikler yapılır, misafirler için hazırlıklar başlar, kurbanlıklar seçilirdi. Çocuklar için yeni ayakkabılar alınır, evin en güzel köşesine saklanırdı. Kurban pazarlarının telaşı, sabahın erken saatlerinde başlayan hareketlilik, evlerdeki heyecan bayramın yaklaştığını müjdelerdi.
Bayram sabahı, bayram namazıyla başlardı. Ailece camiye gidilir, dönüşte kahvaltı hazırlanır, ardından kurban kesimi başlardı. Eski bayramlarda bu süreç bir ritüel gibiydi. Herkes saygıyla ve dikkatle bu ibadeti yerine getirirdi. Kurban eti ise üçe ayrılır; bir kısmı fakire, bir kısmı akrabaya, bir kısmı ise eve ayrılırdı. Bu paylaşım, Kurban Bayramı’nın ruhunu yansıtırdı.
Kurban etinin dağıtılması, çocuklar için ayrı bir heyecandı. Elde tabaklarla komşu kapıları çalınır, “Annem gönderdi, iyi bayramlar!” denilirdi. Bu tabaklar boş dönmez, tatlıyla, börekle geri gelirdi. O tabakların içinde sadece yemek değil, gönül vardı, sevgi vardı. Her evde et pişse de, her sofra bir başka evden gelen lezzetle zenginleşirdi.
Kurban Bayramı, aile büyüklerinin ziyaret edildiği, büyüklerin ellerinin öpüldüğü, çocukların bayram harçlığıyla sevindiği bir zamandı. Dedelerin dizinin dibinde anlatılan bayram hikâyeleri, anneannelerin elleriyle açtığı baklavalar bayramın en güzel yanlarındandı. Birlikte oturulan uzun sofralar, edilen dualar, içten tebessümler bugün hâlâ hafızalardaki en kıymetli yerini koruyor.
Bugün teknolojinin, şehirleşmenin ve yoğun temponun gölgesinde kalan bu gelenekler, eski bayramları hatırladıkça daha da kıymetli hale geliyor. O eski Kurban Bayramlarında maddiyat değil, maneviyat ön plandaydı. Bayram sadece bir dini vecibe değil, aynı zamanda kalplerin birbirine dokunduğu özel bir zamandı.
Eski Kurban Bayramları, samimiyetin, paylaşmanın ve insan olmanın en güzel örneklerini barındırıyordu. Belki de bugün, geçmişin izlerini yeniden canlandırmanın tam zamanı. Komşuya bir tabak et götürmek, aile büyüklerini ziyaret etmek, çocukları sevindirmek… Küçük gibi görünen bu detaylar, bayramı gerçekten bayram yapan unsurlar.
DÜNYA
6 saat önceTARIM VE HAYVANCILIK
6 saat önceSPOR
12 saat önceDÜNYA
13 saat önceFOTO GALERİ
2 gün önceFOTO GALERİ
2 gün önceYAŞAM
2 gün önce