Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, elektrik fiyatlarında indirim yönünde mutlaka yeni düzenlemeye ihtiyaç olduğunu belirterek, “Kademeli artış olmalı ancak bu, yüzde 50’den başlayıp birden yüzde 125’e ya da yüzde 135’e çıkacak şekilde yapılmamalı.” dedi.
Destici, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, BBP Kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindekilerin yaşamını yitirmesinin ardından başlatılan hukuki sürecin, ilk gününden beri takipçisi olduklarını söyledi.
Süreci, Adalet Bakanlığı ile ortak bir çalışma içinde takip ettiklerini kaydeden Destici, “Hatası, ihmali, kastı ve kusuru olan kim varsa yargı önünde hesabını verene kadar takibimiz devam edecek.” diye konuştu.
Temel gıda ürünlerinde yüzde 8 olan KDV’nin, yüzde 1’e indirildiğini hatırlatan Destici, bunu, vatandaşın pahalılıktan korunması yönünde atılan ciddi bir adım olarak gördüklerini dile getirdi. Mustafa Destici, uygulamayla başta gıda olmak üzere temel ihtiyaç maddelerinde fiyatların düşmesini beklediklerini belirtti.
İşletmelerin, KDV indirimini fiyatlara yansıtmak zorunda olduğunu vurgulayan Destici, KDV indiriminin fiyatlara yansıtılıp yansıtılmadığının iyi denetlenmesi gerektiğini ifade etti.
Kur korumalı Türk lirası mevduatlarından, 10 milyar dolar civarında bir döviz ve toplamda 312 milyar lirayı aşan ciddi bir mevduatın oluştuğunun basında yer aldığını aktaran Destici, “Tasarruf olarak bulundurulduğu tahmin edilen yaklaşık 5 bin ton altının karşılığı olan 350 milyar liranın ekonomiye kazandırılması ve birikimin doğru yönetilmesiyle yatırıma, üretime ve istihdama önemli ölçüde katkı sağlanacağına inanıyoruz.” görüşünü paylaştı.
“Elektrik fiyatlarında fiyat indirimi yönünde mutlaka yeni düzenlemeye ihtiyaç var ve bu mutlaka yapılmalı” diyen Destici, herkesin yüksek bulduğu, elektrik fiyatlarındaki artışın mutlaka düşürülmesi gerektiğini vurguladı.
“Kademeli artış olmalı ancak bu, yüzde 50’den başlayıp birden yüzde 125’e ya da yüzde 135’e çıkacak şekilde yapılmamalı. Enflasyon üzerinde artış yapılmamalı, zamlar da mutlaka bu seviyeye çekilmeli” ifadesini kullanan Destici, akaryakıt fiyatları üzerindeki ÖTV’nin de kaldırılmasını istedi.
Esnafın, akaryakıt ve elektrik başta olmak üzere maliyetleri yükselten çok sayıda problemle karşı karşıya olduğunu anlatan Destici, “Özelde esnaflarımızın, genel anlamda ticaretin, bizce etkileri ölçüsünde tartışılmayan başka problemleri de var.” sözlerini sarf etti.
Dijitalleşmenin, hayatın her alanını olduğu gibi ticareti de etkilediğini belirten Destici, “Ticaretin yapısı ve kodları değişiyor. Çağın gerisinde kalamayız. Tüketicinin kaliteli ve ucuz ürüne ulaşmasına engel olmayı, bir çözüm olarak göremeyiz. Ancak devlet, rekabeti korumalı, dönemsel fiyat politikalarının yerli üretimi ve ülke ekonomisini olumsuz etkilemesine kayıtsız kalmamalı.” mesajını verdi.
Global pazarlama şirketlerinin, Türkiye’de her geçen gün pazar paylarını artırdığına dikkati çeken Destici, “Esnafımız mutlaka korunmalı, bir kar payı limiti getirilmeli. Bir işletmeci arkadaşımız, e-ticaret üzerindeki global bir firmanın kendilerinden yüzde 20 pay aldığını söylüyor. Bir toptancı yüzde 20 kar eder mi? Bu, kabul edilebilir bir şey değil. Bunlar bir yasayla garanti altına alınmalı ve esnafımız korunmalı. 2023’te başta vergilendirme olmak üzere yeni tedbirler alınmalı.” değerlendirmesinde bulundu.
Altı muhalefet partisi genel başkanının bir araya geldiği toplantıya değinen Destici, “Verilen fotoğrafın, projeden büyük beklentileri olanlar için dahi herhangi bir heyecan uyandırdığını düşünmüyorum.” dedi.
Destici, 6 siyasi partinin, geçmişte ifade ettikleri ilkelerine, söylemlerine ve siyasi istikametlerine bakıldığında, en temel ülke meselelerinde bile uzlaşabileceklerini düşünmediğini söyledi.
Siyasi partiler arasındaki diyalog ve iş birliklerini saygıyla karşıladığını belirten Destici, şunları kaydetti:
“İtiraz, basına da yansıdığı gibi PKK’nın uzantısı HDP’den geldi. Herkes ‘HDP niye masada yok’ diye sorarken HDP de aynı soruyu, bu 6 partiye yöneltti. HDP zaten bu birlikteliğin bir parçası. Anlaşılıyor ki sadece bunu resmiyete dökmek ve fotoğrafta yer almak istiyor. Masadaki altılı da yani Millet İttifakı da milletin tepkisinden çekindiği için fiili olarak HDP ile ittifak halinde olsa da bunu resmiyete dökmek ve HDP’ye fotoğrafta yer vermek istemiyor. Sayın Kılıçdaroğlu, ‘Onlarla da birlikteyiz, görüşmeye devam edeceğiz, görüşeceğiz’ diyor. Birlikteliklerini resmiyete dökmeseler de masaya davet etmeseler de masa altında ittifak ortağı olduklarını açıkça ifade ediyorlar. İtiraz ve kamuflajın, HDP’nin masadaki varlığından çok, ona masada yer verilmemesinden kaynaklandığını düşünüyoruz. Vatandaşlarımızın kahir ekseriyeti de bizim gibi düşünüyor. Çünkü gerçek bu. Liderlerin uzlaşmalarının, sandıkta ve bizce herhangi bir anlam ifade etmeyen, anketlerde görünen oylarını, kurdukları ittifaka taşıyabilmelerini ise mümkün görmüyorum.”
Mustafa Destici, masada yer alan partilerin, temel konularda birbirleriyle derin ve köklü görüş ayrılıkları olduğunu vurguladı.
BBP Genel Başkanı Destici, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Siyasette sadece oy hesabına dayanan suni birlikteliklerin, uyumsuz parçalardan bir bütün oluşturamayacağını düşünüyorum. Soruyoruz, Özgür Özel ve benzerlerinin, mesela 4-6 yaş Kur’an kursu eğitimini ‘çağdışı ‘olarak görmesini, Temel Bey nasıl açıklayacak ya da bu zihniyetle nasıl beraber olacak? Sayın Kılıçdaroğlu, Suriye politikasının sorumlusunun tamamen dönemin Dışişleri Bakanı, bugünün Gelecek Partisi Genel Başkanı olduğunu söylemişti. Şimdi nasıl anlaşacaklar? İttifakın gizli ortağı HDP ile İYİ Parti yürümeye nasıl devam edecek?”
News
