Avrupa Şehirler Birliği (EUROCİTİES) üyesi kentlerin belediye başkanları, yerel mahkemece 2 yıl 7 ay 15 hapisle cezalandırılan ve siyasi yasak istenen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Saraçhane’de bir araya geldi. Floransa, Atina ve Hannover belediye başkanları fiziki; Paris Belediye Başkanı yazılı; Utrecht, Linz ve Hamburg belediye başkanları da video-mesaj yoluyla, İmamoğlu’na desteklerini sundu. İmamoğlu, “Adalet için, erdemlerin en büyüğü ve en değerlisidir derler. Öyledir. Adalet duygumuzu kaybedersek, insan olmaktan çıkarız. Adalet duygusunu kaybeden bir toplum, uygar olma şansını yitirir. Adalet duygusunu yitirmiş bir iktidar, varlık sebebini kaybeder” diyerek, kendisine desteklerini sunan belediye başkanlarına teşekkürlerini iletti.
SARAÇHANE / İSTANBUL
İtalya’nın Floransa Belediyesi, kentlerinde düzenlemeyi planladığı “Büyüyen ve Gelişen Şehirler Belediye Başkanları ile Buluşma” toplantısını, İstanbul’a taşıdı. Aralarında İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) de bulunduğu Avrupa Şehirler Birliği (EUROCİTİES) üyesi 8 belediye başkanı, “Büyüyen ve Gelişen Şehirler Uluslararası Belediye Başkanları İstanbul Dayanışma Toplantısı”nda bir araya geldi. İBB’nin Saraçhane’deki tarihi binasında gerçekleşen buluşmaya İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Floransa Belediye Başkanı ve EUROCİTİES Başkanı Dario Nardella, Atina Belediye Başkanı Kostas Bakoyannis, Hannover Belediye Başkanı Belit Onay ile EUROCITIES Genel Sekreteri Andre Sobczak fiziki katılım sağladı. Paris Belediye Başkanı Anne Hidalgo yazılı; Utrecht Belediye Başkanı Sharon Dijksma, Linz Belediye Başkanı Klaus Luger ve Hamburg Belediye Başkanı Dr. Peter Tschentscher de buluşmaya video-mesaj yolladı. Buluşmanın moderatörlüğünü Prof. Dr. Murat Somer yaptı.
İMAMOĞLU: “ADALET DUYGUSUNU YİTİRMİŞ BİR İKTİDAR, VARLIK SEBEBİNİ KAYBEDER”
Buluşmanın, Floransa Belediye Başkanı ve EUROCITIES Başkanı Dario Nardella’nın aracılığıyla gerçekleştiği bilgisini paylaşan İmamoğlu, şehirler ve demokrasilerin tarihsel olarak birlikte geliştiği tespitinde bulundu. Bu durumun günümüzde de devam ettiğini belirten İmamoğlu, “Bana kalırsa, bu birlikteliğin en önemli nedeni, şehir hayatının da demokratik hayatın da karşılıklı güven üzerinde yükselmesidir. Bu nedenle, insanlar arasındaki güveni sarsan her şey, şehirleri de demokrasiyi de tehdit ediyor. Örneğin adaletsizlik gibi; örneğin siyasal ve kültürel kutuplaşma gibi; örneğin hakikat ötesi dönemde yalanlarla adaleti dejenere etmek ve yargıyı muhalefete karşı silah olarak kullanmak gibi. Adalet için, erdemlerin en büyüğü ve en değerlisidir derler. Öyledir. Adalet duygumuzu kaybedersek, insan olmaktan çıkarız. Adalet duygusunu kaybeden bir toplum, uygar olma şansını yitirir. Adalet duygusunu yitirmiş bir iktidar, varlık sebebini kaybeder” şeklinde konuştu.
“İSTANBUL’UN, ADALETSİZLİĞE MARUZ BIRAKILMASI DOĞRU BİR YOLDA İLERLEDİĞİMİZİN KANITIDIR”
“Şehir hayatı bu gerçeğin çıplak gözle görülmesini sağlayan bir ortam sunar” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:
“Bu nedenle, sosyal adalet politikalarında, dayanışmacı uygulamalarda öncü, yenilikçi örnekler genellikle yerel yönetimlerin eseridir. İstanbul vizyonumuzu ortaya koyarken, bizim de ilk telaffuz ettiğimiz kelime, ‘adalet’ oldu. ‘İstanbul adil, yeşil ve yaratıcı bir şehir olacak’ dedik. Yaklaşık 4 yıldır da bu yolda önemli adımlar atıyor, çok değerli ilerlemeler sağlıyoruz. Adalet mücadelesi vermekte olan İstanbul’un, kamu vicdanına sığmayan, apaçık bir adaletsizliğe maruz bırakılması, aslında ne kadar doğru bir yolda ilerlediğimizin kanıtıdır. Benim şahsımda İstanbulluların iradesine karşı yapılmak istenen, hukuk görünümlü darbe girişimi, adalet duygusunu yitirmemiş milyonları çok geniş ve güçlü bir platformda birleştirdi. Hukuksuzluğun kimin tarafından kime karşı yapıldığına bakmayan, sadece, yapılanın adil ve demokratik olup olmadığına odaklanan, evrensel bir anlayış üzerinde yükseliyor bu platform.
Bu anlayış çerçevesinde, benimle ve İstanbul halkıyla dayanışma duyguları içerisinde davranan tüm değerli belediye başkanlarına ve Sayın EUROCİTİES Genel Sekreteri’ne çok teşekkür ediyorum.”
“BELEDİYE BAŞKANLARINA ‘DAYANIŞMA’ TEŞEKKÜRÜ”
“Dünyanın çeşitli ülkelerinde, 21’inci yüzyıla ait değilmiş gibi duran, demokrasi ve adalet gibi değerleri hiçe sayan liderler görüyoruz” diyen İmamoğlu, konuşmasını, “Bunlar, post-truth (gerçeklik ötesi) döneminin, gerçeklik ve insanlık dışı siyasi atmosferiyle uyum içerisinde, bu atmosferi besleyerek iktidarlarını sürdüren liderler. Bu liderlerin otoriter yönetimleri karşısında, adaletin, demokrasinin ve gerçeğin yanında duranlar biraz mevzi kaybetmiş, biraz geri çekilmiş gibi görünüyorlar. Olabilir. Ama bu, bir futbolcunun duran topa daha iyi vurabilmek için geri çekilmesi gibi bir geri çekilme. Biz; o golleri atar, o maçı alırız. Çünkü biz, insanlığız. Her birinize 16 milyon İstanbullu adına, uluslararası demokratik dayanışma ziyaretiniz için teşekkür ederim” sözleriyle noktaladı.
FLORANSA BELEDİYE BAŞKANI DARİO NARDELLA: “TOPLUMLARIMIZIN SESİ OLAN BELEDİYE BAŞKANLARININ SESİ DUYULSUN”
İmamoğlu, Avrupalı ve Avrupalı olmayan belediye başkanları olarak, bizim için kesinlikle önemli bir ilham kaynağıdır. Hem Belediye Başkanı hem de Eurocities Başkanı olarak, şehirler arasındaki dayanışmaya, topluluklarımız arasındaki diyaloğa ve aynı zamanda biz belediye başkanlarının birbirimize ilham vermesi gerektiğine, hatta birbirimizden ders almaya, birbirimize destek olmak için önerilerde bulunmaya ve ağ kurmaya anlam katmaya yürekten inanıyorum. Biz belediye başkanları, toplumun en uç noktalarında yer alanlar, en savunmasız olanlar ve giderek daha değişken hale gelen ekonomik ve sosyal dengelerin risklerine en fazla maruz kalanlar için de fırsatları korumak ve yaratmak üzere bir ilhamı somut bir stratejiye dönüştürürüz. Bugün hepimiz için dileğim, çalışmalarımız aracılığıyla diyaloğu teşvik etmeye devam edebilmemiz ve korumamız gereken insanların eylemlerinin ve seslerinin duyulması için daha yüksek yönetim kademelerine de dâhil olmak üzere bir örnek teşkil edebilmemizdir. Toplumlarımızın sesi olan Belediye Başkanlarının sesi duyulsun.
PARİS BELEDİYE BAŞKANI ANNE HİDALGO: “AKIL ALMAZ CEZA KARŞISINDA TAM DAYANIŞMA VE DESTEĞİME SAHİPSİNİZ”
Cuma günkü saldırının ardından Paris’teki durum şu an için şehrimde bulunmamı gerektirdiğinden, bugün İstanbul’da yanınızda olamayacağım. Değerli Ekrem; Türkiye’de olduğu gibi, Fransa’da da hepimizin derinden bağlı olduğu demokrasinin ve hukukun üstünlüğünün en temel ilkelerini baltalayan bu kabul edilemez durum ve akıl almaz ceza karşısında tam dayanışma ve desteğime sahipsiniz. Belediye Başkanları olarak, güçlü ve istikrarlı kurumlara ve herkesin ve özellikle de devletin yasalara saygı duymasına ihtiyacımız vardır. Bu olmadan, yurttaşlarımızı kapsayan hiçbir yönetim biçimi mümkün değildir. Kalbim sizinle birlikte ve adaletin galip geleceğinden eminim. Biz, belediye başkanları olarak, hukukun üstünlüğü ve demokrasiye saygı ilkelerinin tam olarak uygulanmasını garanti eden istikrarlı ve koruyucu bir kurumsal ve yargısal çerçeveye de ihtiyaç duyuyoruz. Fransa’da ve tüm dünyada demokratik bir sistemin son derece değerli doğasının farkındayız ve ben de onu savunmak için yanınızda olacağım.
ATİNA BELEDİYE BAŞKANI KOSTAS BAKOYANNİS: “DEMOKRASİ İÇİN İSTANBUL HALKININ VE EKREM’İN YANINDAYIZ”
Bugün, Avrupa şehirlerinin belediye başkanları, demokratlar ve vatandaşlarımızın ortak gerçeğinin temsilcileri olarak buradayız. Bizler, büyük laflar etmeye değil, Ekrem İmamoğlu’na desteğimizi pratik ve tek yürek olarak ifade etmeye geldik. Türkiye’nin en büyük şehrinde, demokrasiye layıkıyla hizmet eden ve daha geniş Balkan bölgesinde iş birliğini, barışı ve refahı destekleyen bir Belediye Başkanı… Yıllar öncesine dayanan bir davada, özgürlüğünden ve medeni haklarından yoksun bırakılma cezasıyla karşı karşıya kalan sevilen bir halk figürü… Bu davanın önemi büyüktür. Bu, sadece geçici bir keder ve öfke kaynağı değildir. Ne yazık ki bu, Türkiye’nin Avrupa umutları için ciddi sonuçları olan ‘kaygan bir yokuş’tur. Basitçe söylemek gerekirse: bugün iki kez seçilen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı sansürleniyorsa, yani ifade özgürlüğü ayaklar altına alınıyorsa, o zaman yarın Türkiye’de demokrasiye ne olacak? Vatandaşlar için şafak vakti ne zaman? İstanbul, Türkiye’nin Avrupa başkentidir. Hem coğrafi hem de politik olarak kültürüyle, Doğu ile Batı arasında bağlantı kurar. Türkiye, bizim komşumuz ve mahallemizin iyiliğini istiyoruz. Yani Türkiye’nin iyiliğini… Demokrasi için İstanbul halkının yanında, Ekrem’in yanındayız. Tarihin doğru tarafındayız. Ekrem’in siyasi gücüne güvendiğim için temyiz sürecinde mahkemenin tarafsız kararına güveniyorum. Adalet hakim olacak. Hukukun üstünlüğünün bu savaşı da kazanacağı konusunda iyimserim.
HANNOVER BELEDİYE BAŞKANI BELİT ONAY: “SAYIN İMAMOĞLU; SANA GÜÇ VE BAŞARI DİLİYORUZ”
Bu yaz Sayın İmamoğlu ile görüştüm ve şehirlerimizin karşı karşıya olduğu zorlukları ve bunları vatandaşlarımız için en iyi şekilde nasıl çözebileceğimizi konuştuk. Şehirler, birlikte yaşanacak yerlerden daha fazlasıdır. Harekete geçme yönündeki toplumsal baskının ve değişim isteğinin kristalleştiği yerlerdir. Şehirler, kalkış ve yeni başlangıçlar noktasıdır. Birlikte yaşamanın farklı bir çerçevesini oluştururlar. Kentler, demokrasinin, sosyal adaletin ve sorun çözme becerilerinin doğrudan etki ettiği ve haklı olarak talep edildiği yerlerdir. Bu nedenle şehirler olarak, fikir alışverişinde bulunmak ve en iyi çözümler üzerinde çalışmak için ağlara ihtiyacımız var. Tekerleğin her yerde yeniden icat edilmesi gerekmiyor. Bu nedenle, Eurocities ağında aktif olan bir şehrin belediye başkanı olarak da buradayım. Tıpkı İstanbul gibi. Bu ağda, ortak bir çıkar etrafında birleştiğimiz için birbirimizi savunuyoruz. Vatandaşımızın iyiliği için. Sayın İmamoğlu; bu girişiminiz için teşekkür ederiz. Sana güç ve başarı diliyoruz.
UTRECHT BELEDİYE BAŞKANI SHARON DİJKSMA: “HÜKÜMETİN TÜM KADEMELERİ HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜ KORUMAKLA YÜKÜMLÜDÜR”
Belediye başkanları, genellikle şehirlerindeki eşitsizliklerin giderilmesine ve aynı zamanda daha sürdürülebilir toplumların geliştirilmesine öncülük ederler. Belediye başkanları olarak, yaptığımız zorlu seçimler karşısında, güçlü bir muhalefetle karşılaşıyoruz. Siyasi tercihlerimiz ne olursa olsun, hükümetin tüm kademeleri belediye başkanlarıyla birlikte çalışmak, demokrasimizi savunmak ve hukukun üstünlüğünü korumakla yükümlüdür. Belediye Başkanı İmamoğlu, şehrini daha adil ve sürdürülebilir bir yere dönüştürmek için gereken cesareti göstermektedir. Kendisi bu misyonu nedeniyle engellenmek ve yargılanmak yerine desteklenmelidir. Belediye Başkanı İmamoğlu’nu ve demokratik değerlerimizi korumadaki önemli rolünü tamamen destekliyorum.
LİNZ BELEDİYE BAŞKANI KLAUS LUGER: “UMARIM İSTANBUL’DA, TÜRKİYE’DE KAZANAN DEMOKRASİ OLUR”
Sevgili dostum Ekrem, sana sadece bir şeyi vurgulamak istiyorum: Sen, demokrasi için çok şey yapmış insanlardan birisin. Siz ve arkadaşlarınız, İstanbul’daki çalışma arkadaşlarınız, adil ve sosyal bir kentin bir metropoliten alanın mümkün olduğunu gösterdiniz. Umarım istişareleriniz iyi bir şekilde sonuçlanır ve umarım önümüzdeki haftalarda ve aylarda İstanbul’da, Türkiye’de kazanan demokrasi olur. Çok teşekkür ederim, her şey gönlünüzce olsun. Her zaman sizin yanınızdayım.
HAMBURG BELEDİYE BAŞKANI DR. PETER TSCHENTSCHER: “KÜRESEL ŞEHİRLER, DEMOKRASİ, HOŞGÖRÜ VE ÖZGÜRLÜĞÜN YERİ OLMALIDIR”
Size İstanbul’da, modern metropollerde pratik siyaset için pek çok yeni fikri içeren verimli bir paylaşım diliyorum. Günlük işlerin ötesinde, küresel şehirler bir bütün şeklinde siyaset için rol model olarak önemli bir işleve sahiptir. Küresel şehirler, demokrasi, hoşgörü ve özgürlüğün yeri olmalıdır. Sayın İmamoğlu; 2019 yılında iki kez İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerini kazandınız. Bu önemli, geleneksel şehrin belediye başkanı olarak görevlerinizi yerine getirmeniz ve siyasi çalışmalarınızı sürdürmeniz için size tüm başarı dileklerimi iletiyorum. Hür Hansa Şehri Hamburg’dan selamlar.
EUROCITIES GENEL SEKRETERİ ANDRE SOBCZAK: “SİZİ, DEMOKRATİK KARAR ALMA SÜRECİNE DAHİL ETMELERİ GEREKİYOR”
Belediye başkanları olarak sizler, kendi şehirlerinizi aşan bir role sahipsiniz. Bir bütün olarak, tüm ülkenize yönelik bir sorumluluğunuz var ve bunun, ulusal hükümetler, Avrupa ve uluslararası kurumlar tarafından tanınması gerekiyor. Sizi yalnızca aldıkları kararların uygulamasına dahil etmeleri yetmez; sizi, aynı zamanda demokratik karar alma sürecine dahil etmeleri gerekiyor. Sizleri rakip ve hatta düşman olarak görmemeliler; sizlere bir ortak olarak saygı duymaları ve size masada bir yer vermeleri gerekiyor. EUROCİTİES de tam olarak bunun için mücadele ediyor.
GÜNDEM
46 dakika öncePOLİTİKA
56 dakika önceEKONOMİ
1 saat önceGÜNDEM
1 saat önceBÖLGE
1 saat önceVİDEO GALERİ
19 saat önceBÖLGE
21 saat önce