TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop, “Türkiye’nin dostluğu çok kıymetlidir ama Türkiye’nin düşmanlığı da çok tehlikelidir. Dolayısıyla Türkiye’ye karşı herkesin harekete geçerken, konuşurken, hesap yaparken çok dikkatli olması lazım.” dedi.
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Edirne Valiliği ve Trakya Üniversitesi tarafından Keşan ilçesinde katıldığı “Dr. Sadık Ahmet Paneli”nde yaptığı konuşmada, Batı Trakya Türklerinin sembol ismi merhum Dr. Sadık Ahmet’in bugün 76. doğum günü olduğunu hatırlattı ve kendisine Allah’tan rahmet diledi.
TBMM Başkanı Şentop, büyük mücadele veren dava adamlarının sadece hayatta yaptıklarıyla değil, öldükten sonra da sembolleşen isimleriyle büyük mücadelelere ışık tuttuğunu, Dr. Sadık Ahmet’in de Batı Trakya Türklerinin mücadelesinin bayrağı ve sembol ismi olduğunu vurguladı.
Batı Trakya’daki Türklerin mücadelesine sadece bir siyasi parti veya milletvekili olarak değil, tüm Türkiye olarak sahip çıktıklarını anlatan Şentop, “Bütün bir Türkiye olarak, Türkiye’de yaşayan 85 milyon insan olarak Batı Trakya’da yaşayan kardeşlerimizin yanındayız. Onların davasının arkasındayız. Bu, Türkiye’de dönemsel olarak bir sahip çıkma meselesi değildir. Türkiye var olduğu müddetçe, 85 milyon insanımız var olduğu müddetçe, Batı Trakya Türklerinin yanındayız.” diye konuştu.
TBMM Başkanı Şentop, Batı Trakya’daki Türklerin verdiği mücadelenin, Yunanistan’ın uluslararası hukuka ve imza atmış olduğu taahhütlerine uyması için verdiği bir mücadele olduğunu vurguladı.
Türkiye’nin tarihindeki en zor dönemlerde bile istiklal ve bağımsızlık mücadelesinden vazgeçmediğinin altını çizen Şentop, “Şimdi Türkiye tabii ki yüzyıl öncesinin Türkiye’si değil, çok daha güçlü bir Türkiye var. İstiklalini muhafaza etmek için, kanının son damlasına kadar mücadele eden bir milletten bahsediyoruz.” ifadelerini kullandı.
TBMM Başkanı Şentop, son dönemlerde Yunanistan’ın Türkiye karşıtı bir tutum sergilediğini söyledi.
“Türkiye düşmanlığı üzerine bir millet olma esası getirmeye çalışıyorlar” diyen Şentop, şöyle devam etti.
“Yunanistan’da Türkiye karşıtı bir tutumun sesini yükselttiğini belki de biraz seçimle alakalı olarak bunun gündeme taşındığını, Türkiye düşmanlığının pik yaptığını, yükseldiğini görüyoruz. Bir başka ülkeye olan düşmanlık üzerine kendi milli varlığını izah etmeye çalışan bir ülkenin bu milli varlığını koruyabilmesi, sürdürebilmesi mümkün değildir. Yunanistan’ın yapmış olduğu budur. Yunanistan kendi tarihi değerleri, kültürü üzerine değil, Türkiye düşmanlığı üzerine bir millet olma esası getirmeye çalışıyor. Bu, sürdürülebilir, korunabilir, savunulabilir bir şey değildir.”
“Bir devlet komşularına karşı zaman zaman, uluslararası alanda bazı ülkelere dayanarak, o ülkelerin kucağına oturarak efelenmeye kalkarsa bunun başarılı olmadığını, tarihin her döneminde gördük.” diyen Şentop, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Yunanistan’ın yaptığı budur. Amerika Birleşik Devletleri’nin belki elli birinci eyaleti olmayı da göze alacak şekilde, ekonomik ve askeri bakımdan kendi bağımsızlığını risk ve tehdit altına sokacak şekilde, gözü kara bir Türkiye düşmanlığıyla sürdürmeye çalışıyorlar. Yunanistan’a faydası yok. Yunanistan’da yaşayan insanlara, kendi halkına faydası yok. Ama Türkiye’nin de böyle bir devleti ciddiye alması, öyle bir ligde yarışan, varlığını sürdüren bir devleti ciddiye alması mümkün değil. Bu açıdan söylüyoruz ki Türkiye’nin dostluğu çok kıymetlidir ama Türkiye’nin düşmanlığı da çok tehlikelidir. Dolayısıyla Türkiye’ye karşı herkesin harekete geçerken, konuşurken, hesap yaparken çok dikkatli olması lazım.”
Doğu Akdeniz’de, adalar meselesinde hukuki durumların doğru bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Şentop, bu konuların gündeme geleceği, konuşulacağı ortamı Yunanistan’ın ateşleyip tetiklememesi gerektiğini, yoksa hukuken de uluslararası hukuk bakımından da bazı sürprizlere hazır olmasının icap edeceğini söyledi.
Türkiye olarak hem çevrelerinde hem de dünyada barış, istikrar ve huzur istediklerini anlatan Şentop, bunun için de ellerinden gelen gayreti gösterdiklerini vurguladı.
Edirne Valisi H. Kürşat Kırbıyık, Türklüğün yılmaz savunucusu dava ve mücadele adamı Dr. Sadık Ahmet’i doğum gününde hep birlikte anmak, hak ve özgürlük mücadelesini gelecek nesillere aktarmak adına anlamlı bir panel düzenlendiğini söyledi.
Dr. Sadık Ahmet’in Batı Trakya’da Türklük bayraktarlığını üstlendiğini anımsatan Vali Kırbıyık, “Rahmetli Dr. Sadık Ahmet’in mücadelesi öyle bir mücadele ki sadece bulunduğu bölgede değil, sözde demokrasinin simgesi olan ya da demokrasi nağraları ve nutukları atan batının da gerçek yüzünü ortaya koyan bir mücadele. Bugün düşünün, Avrupa Birliği üyesi bir ülke olan Yunanistan’da bağımsız milletvekili olabilmek için yüzde 3’lük bir baraj var. İşte bu barajı koyduran korkunun adı aslında rahmetli Dr. Sadık Ahmet. Bugün de bu korkuyu aynı şekilde hissettiklerini görüyoruz.” ifadelerini kullandı.
Kırbıyık, Türkiye Cumhuriyeti’nin her türlü imkana sahip olduğunu ve her zaman Batı Trakya Türklerinin yanında olacağını vurguladı.
BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, 20. yüzyılın başlarından itibaren Balkanlar’da ve Batı Trakya’da Türklerin ağır bedeller ödediğini söyledi.
Batı Trakya’nın Türkiye Cumhuriyeti’nin ayrılmaz bir parçası olduğunu belirten Destici, şunları kaydetti:
“Bugün Türkiye Cumhuriyeti daha güçlüdür, çok güçlüdür. Bundan sonra geçmişte yaşanan zulümleri ya da katliamların bir kere daha yaşanmasına, yaşatılmasına Türkiye Cumhuriyeti Devleti müsaade etmez ve etmeyecektir. Bunu da herkesin bilmesi lazım. Tıpkı 1974 Kıbrıs Barış Harekatı nasıl gerçekleştirilmişse bugün de oradaki Türk ve Müslüman azınlığa eğer bir zulüm ya da bir katliam yapılmaya kalkılırsa Türkiye Cumhuriyeti Devleti hazırdır ve bugün zaten Yunanistan’ı da bu anlamda büyük bir korku sarmıştır.”
Destici, Batı Trakya Türklerinin hak ve özgürlük mücadelesinin sembol ismi Dr. Sadık Ahmet’i rahmet ve minnetle andığını ifade etti.
Batı Trakya Türklerinin savunucusu Dr. Sadık Ahmet’in eşi ve Dostluk Eşitlik Barış Partisi (DEB) Onursal Başkanı Işık Ahmet ise Dr. Sadık Ahmet’in bıraktığı eserleri ve fikirleri yaşatmaya devam ettiğini dile getirdi.
Dr. Sadık Ahmet’in Batı Trakya’da hep ilklerin adamı olduğunu anlatan Ahmet, “İlk doktorlardan olmuştur, Batı Trakya’daki ilk cerrahtır ve ilk bağımsız milletvekilidir. Toplumun sorunlarını uluslararası platformlara ilk taşıyandır. Batı Trakya Türklerinin ilk ve tek siyasi partisi DEB’i 12 Eylül 1991 tarihinde kurandır. Türk olduğu için ilk defa hapse atılandır.” diye konuştu.
Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu moderatörlüğünde gerçekleşen Dr. Sadık Ahmet Paneli’nde, Gümülcine Seçilmiş Müftüsü İbrahim Şerif, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sadettin Yağmur Gömeç, Trakya Üniversitesi Balkan Araştırma Enstitüsü Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Ali Hüseyinoğlu konuşma yaptı.
Dr. Sadık Ahmet’in eşi ve DEB Onursal Başkanı Işık Ahmet’e Keşan Belediyesince verilen fahri hemşerilik beratı belgesi TBMM Başkanı Şentop tarafından sunuldu.
Panele, TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu (KEFEK) Başkanı ve AK Parti Edirne Milletvekili Fatma Aksal, CHP Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu, Tekirdağ Valisi Aziz Yıldırım, Dışişleri Bakanlığı Edirne Temsilcisi Büyükelçi Murat Ahmet Yörük, Türkiye’nin Gümülcine Başkonsolosu Aykut Ünal, İskeçe Seçilmiş Müftüsü Mustafa Trampa, Gümülcine Seçilmiş Müftüsü İbrahim Şerif, Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, Namık Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mümin Şahin, Kırklareli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bülent Şengörür, Keşan Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu, AK Parti Edirne İl Başkanı Belgin İba, protokol üyeleri ve Batı Trakya’dan gelenler katıldı.
Panelin ardından Şentop ve beraberindekiler Dr. Sadık Ahmet Köprülü Kavşağı’nın açılışını yaptı. Açılışının ardından Şentop, Dr. Sadık Ahmet’in ailesi ve beraberindekilerle fotoğraf çektirdi.
-TBMM Başkanı Şentop’un Edirne Temasları-
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Edirne ziyareti kapsamında Vali Hüseyin Kürşat Kırbıyık’ı ziyaret etti.
Şehirdeki çalışmalar hakkında bilgi alan Meclis Başkanı Şentop, valilik şeref defterini imzaladı.
Şentop ayrıca Selimiye Camii’yi ziyaret ederek restorasyon çalışmalarını yerinde inceledi.
-Müze Açılışları-
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Tarihi Ekmekçizade Ahmetpaşa Kervansarayı’nda Edirne Valiliğince kurulan 4 temadaki müzelerin açılışına katıldı.
Burada konuşan Şentop, açılacak müzelerle hem Bulgaristan’a hem Yunanistan’a olan sınır bağlantısı sebebiyle Avrupa’ya açılan kapı olan Edirne’nin, bugünden itibaren “Müzeler Kenti” olarak anılacağını, Balkanlar için de kültürel bir merkez olacağını belirtti.
Müzeler şehri Edirne’nin, Trakya’nın canlı yüzü aynı zamanda Balkanlar’ın da cazibe merkezi olacağını ifade eden Şentop, “Son teknolojiyle inşa edilen ‘Tarihte Kurulmuş Türk Devletleri Müzesi’, ‘Osmanlı Padişahları Müzesi’, ‘Padişah Çadırı Müzesi’ ve ‘Balkanlar’da Osmanlı Eserleri Müzesi’ temalarıyla tasarlanan 4 müzeyi hayata geçiren büyük Türkiye devleti, kültür ve sanatın koruyucusudur.” diye konuştu.
Şentop, müzelerin çok önemli öğrenme merkezleri ve her yaştaki insanlar için düzenli ya da düzensiz eğitim kaynağı, yaşam kalitesini artıran mekanlar olduğunu vurguladı.
Müzelerin görerek öğrenmenin en önemli alanlarından olduğunun altını çizen Şentop, şöyle devam etti:
“Bu dört müzeyi gözlemleyen, ilkokul, ortaokul ve lise seviyesindeki öğrencilerimiz, kitaplarında ve derslerinde öğretilenleri canlıymış gibi müşahede edecek, tarihi dönemleri karşılaştıracak ve yekpare bir tarihi zihinlerinde canlandıracaklardır.
Görsel öğrenmenin unutmayı engellediği gerçeğinden hareket edersek okulda öğrenilen bilgilerin müzede pratik şekilde pekişmesi sağlanacaktır. Eğitim ortamı olarak yapısında imkanlar barındıran Edirne müzelerinin özellikle her okul seviyesinde öğretmenlerimizin eğitim işbirliği aracı olacağına inanıyorum. Yine bugün açılışını gerçekleştireceğimiz ‘Doğa Tarihi Müzesi’ de Edirneli eğitimcilerimizin adeta eğitimhanesi olacaktır.”
Müzelerin, kültür, sanat, tarih, bilim ve diğer alanların eğitimi için bir uygulama okulu gibi etkin bir biçimde kullanılması gerektiğine işaret eden Şentop, şunları aktardı:
“Toplumların hafızalarını mekanlara aktaran müzeler, geleceğimizin emanetçisi evlatlarımıza bırakacağımız en önemli kültür miraslarıdır. Dört ayrı temayla Asya steplerinde başlayan ve Cumhuriyet’imizin ikinci asrına giren Türk tarihini resmigeçit şeklinde halkımız için hazırlayan, emeği geçen herkese tekrar aziz milletim adına şükranlarımı sunuyorum.”
Edirne Valisi H. Kürşat Kırbıyık, Edirne’nin açık havası müzesi bir şehir olduğunu vurguladı. 1368 tescilli kültür varlığı bulunan Edirne’nin çok önemli bir kent olduğunu belirten Vali Kırbıyık, kentin ecdadın zenginliğini en iyi şekilde sergilediğini ifade etti.
TBMM Kadın – Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanı ve AK Parti Edirne Milletvekili Fatma Aksal, Edirne’nin tarihteki öneminden bahsederek müzeler şehri Edirne’nin kentin geçmişini geleceğe taşıyacağının altını çizdi.
Edirne Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, Edirne’nin kültür başkenti olma hedefine hızla ilerlediğini belirtti.
Ardından Şentop ve beraberindekiler açılışı gerçekleştirerek müzeyi gezdi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Tarihi Türk Müziği Topluluğu Mehter Bölümü konser verdi.
Şentop, daha sonra Trakya Üniversitesince Karaağaç Yerleşkesinde oluşturulan “Doğa Tarihi Müzesi”ni açtı ve ziyaret etti.
Açılışlara Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, AK Parti Kırklareli Milletvekili Selahattin Minsolmaz, Dışişleri Bakanlığı Edirne Temsilcisi Büyükelçi Murat Ahmet Yörük, Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, Edirne Baro Başkanı Gökhan Karakoç, AK Parti Edirne İl Başkanı Belgin İba, kurum müdürleri ve davetliler katıldı.
-TBMM Başkanı Şentop’un, “Sivil Toplum Kuruluşları Buluşması”-
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, kentteki bir tesiste düzenlenen “Sivil Toplum Kuruluşları Buluşması”nda dünyanın 1990’lardan sonra hızla değiştiğini söyledi.
Dünyada politikaların hızlı şekilde değiştiğini ve dönüşümlerin yaşandığını işaret eden TBMM Başkanı Şentop, Türkiye’nin bu dönemde önemli işler yaptığını ifade etti.
Türkiye’nin son 20 yılda istikrar yakaladığının altını çizen Meclis Başkanı Şentop, şunları kaydetti:
“2002’den önce, 1961’e kadar geri gittiğimizde Türkiye’deki hükümetlerin ömrü ortalama 1,5 sene. 1,5 senede bir hükümet değişmiş. Şimdi bu ne anlama geliyor? Hükümet bir program getiriyor. Bir şeyler uygulamak istiyor, planlıyor ve yapmaya kalkıyor. Sonra başlıyor ardından o hükümet gidiyor. Yerine başka bir hükümet geliyor.
Türkiye’ye Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi geldi. Onun sebebi Türkiye’de istikrarı kalıcı hale getirmek. Önceki sistemde seçime gidiyorsunuz, bir tek oy kullanıyorsunuz o oyla sadece meclisi seçiyorsunuz, hükümeti seçmiyordunuz. Parlamenter sistem bu. Meclisin içinden hükümet çıkıyordu.”
Şentop, hızlı gelişen, süratle kararlar alınması gereken dinamik bir dünyada tüm ülkelerin istikrarlı güçlü hükümetler kurmak için gayret içinde olduklarını vurguladı.
Türkiye’nin bulunduğu coğrafyanın pek çok avantajının olmasının yanında bazı zorlukları da bulunduğunu dile getiren Şentop, “Türkiye’nin yeni dünyaya hazır olması lazım. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi dahil olmak üzere pek çok adımlar atıldı. Bu büyük değişimi anlamak ve farkına varmak lazım. Türkiye’nin duramayacağını, durursa düşeceğini, hareket etmemizi ve hareketimizi ne kadar hızlandırırsak o kadar daha sabit ve güçlü olabileceğimizi anlamamız lazım. 20 yıl içerisinde Türkiye birçok ülkeyle ilişkilerini çok ince bir işçilikle işledi.” ifadelerini kullandı.
Şentop, 20. yüzyılın insanlık tarihinin en kanlı yüzyılı olduğunu belirtti.
İki büyük savaşın yaşandığı 20. yüzyılda milyonlarca insanın öldürüldüğünü vurgulayan Şentop, konuşmasına şöyle devam etti:
“Şimdi Batılılar bakıyor Orta Doğu’da işte terör örgütleri falan filan anlatıyorlar da dünyada en çok insan öldürenler Avrupalılardır. Şimdi biliyorsunuz basına yansıdı. Bakalım kitap daha çıkmadığı için çok kesin değil ama bir batılı bakış açısını gösteriyor. Bu İngiltere’de bir prens ayrıldı ya Harry… Kraliyet ailesinden ayrıldı falan Amerika’ya gitti vesaire. Bir biyografi yazmış kendi hayat hikayesini orada diyor ki ‘Afganistan’da askerlik yaptım, 25 tane Afganlı öldürdüm’ diyor. Tabii iyi insanlar, kötü insanlar savaşı. Kendisi iyi insan, onlar kötü insan.
Bir de diyor ki ‘onları insan olarak görürseniz, öldüremezsiniz’. Yani öyle görmüyoruz diyor Avrupalı beyaz çocuk. Yani sen kimsin? İnsan olup olmadığına karar veriyorsun karşındakilerin. Bir kere orada ne arıyorsun sen Afganistan’da? İnsan öldürmek için orada ne arıyorsun? Şimdi işte bu bakış açısı var. Birbirlerinden de öldürüyorlar ama dünyada birçok yerde muazzam kanlar döküldü 20 yüzyılda. En kanlı yüzyıl. İnsanlığın artık işte bu Avrupalı beyaz insan dışındakileri ötekileştiren dünyanın bütün imkanlarını kullanan ama başka insanları da sömüren, dünyada adalet, refah dediği zaman sadece kendisini düşünen bakış açılarından dünya rahatsız.”
TBMM Başkanı Şentop, Türkiye’nin yeni ve adil bir dünya düzenine öncülük ettiğini belirtti.
Türkiye’nin değişen dünya düzeninde yıldızı parlayan bir ülke olarak öne çıktığını vurgulayan Şentop, değişen dünya düzenine herkesin ayak uydurması gerektiğini söyledi.
Rusya-Ukrayna Savaşı’nda Türkiye’nin barışçıl çabalarına değinen Şentop, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Rusya- Ukrayna Savaşı’nda bunu gördük. Makron, Putin ile görüştü. Masanın bir ucunda o oturdu bir ucunda Putin oturdu. Birbirlerini duyabilmeleri bile mümkün değil, görüşmeler yaptılar. Ama hiç bir ülke iki ülke arasında barışı sağlayabilecek görüşmeler yapamadı. Türkiye bu yönde mesafeler aldı.
Aslında geçtiğimiz nisan ayında ateşkesi sağlayacak bir noktaya gelmişti. Ama savaş isteyen bir kısım ülkeler bunu engelledi. Ama ne yaptık, tahıl koridoru sağlandı, esir mübadelesi sağlandı. Şimdi enerjiyle ilgili bazı adımlar atılıyor. En son Cumhurbaşkanımızın görüşmesiyle Rusya kısa bir süre olsa da ateşkes ilan etti. Bunları yapabilecek Türkiye’den başka bir ülke yok. Çünkü her iki ülkenin de güvenebileceği başka bir ülke yok.”
“Türkiye’nin geleceğinden ümitliyiz” diyen TBMM Başkanı Şentop, “Farklı görüşlere sahip oluyoruz bir çok konuda. Ama hangi konularda ittifak etmemizi de öğrendik. Türkiye’nin menfaati ve geleceği söz konusuysa o zaman bakıyoruz ki milletimiz birlikte hareket ediyor. Doğruyu görüyor ve biliyor. Milletimizin çoğunluğu ülkemizin menfaatine olan konularda birlikte hareket ediyor, bunu görüyorum.” ifadelerini kullandı.
News
