TÜSEDAD Yönetim Kurulu adına yapılan açıklamada, Et ve Süt Kurumu’nun 600 bin baş besilik hayvan ithalatında, iç piyasada hayvan fiyatlarını artıran ve buna bağlı olarak kesim fiyatlarını da yükselten 6 dolar fiyat uygulaması desteklenerek, “ESK bu noktada doğru hamleler yapıyor” denilirken süt üreticisinin mağduriyeti hakkında bir açıklama yapılmaması üreticiler tarafından da tepkiyle karşılandı
Geçtiğimiz hafta içerisinde TÜSEDAD Yönetim Kurulu ESK Genel Müdürü Mustafa Kayhan ile 2 saati süren bir toplantı yapmıştı ,Yapılan toplantı sonrası bir açıklama metni yayınlayan TÜSEDAD ESK ‘yı doğru hamleler yaptığı içinde takdir etti.
TÜSEDAD ‘dan yapılan açıklama şöyle ;
Geçtiğimiz hafta Et ve Süt Kurumu (ESK) Genel Müdürü Sayın Mustafa Kayhan Bey ile TÜSEDAD yönetimi olarak yaklaşık 2 saatlik bir görüşme gerçekleştirdik. Üretici temsilcisi olarak aklımızdaki soruları kendisine yönelttik ve aldığımız cevapların özetini siz üreticilerimiz ile paylaşıyoruz.
-Kesim fiyatları yükselecek diye besiciler hayvanlarını ellerinde tutuyorlar. Sosyal medya paylaşımları bu konuda çok etkili. Bu paylaşımlar her zaman vardı ancak aynı zamanda kırsalda bulunan küçük işletmelerin sayısı ciddi anlamda azalmasına karşın büyüklerin pazarda toplamdaki payı artmış. Bu fiyat konusunda bir kısır döngü oluşturuyor. Tabii pahalılığın özünde piyasada üretimin azalmış olması yatıyor.
-2015 yılında körüklenen kontrolsüz hayvan ithalatı, içeride üreticinin zarar etmesine sebep verdi ve kırsaldaki üretim rekabet edemeyince yerli üretici üretimden çıktı. Gelinen noktada küçük aile işletmeleri azaldı ve bu insanlar bir daha üretime geri dönmek istemiyorlar. Bunun bir ispatı; 2009 yılında dahi, doğu illerimizden batıya et gönderilirken şimdi doğuda üretim o denli azaldı ki gelinen noktada doğu illerimize et yolluyoruz.
O yıllardan beri TÜSEDAD, sürekli bu tehlikeye parmak basmış bir örgüt olarak hep siyasi algılandı. Ancak zaman bizim ne demek istediğimizi ispatladı. Ülkemiz için verilen hatalı ithalat kararlarının ne denli büyük bir tehdit olduğuna bugün hep beraber tanıklık ediyoruz.
ESK DOĞRU HAMLELER YAPIYOR!
Süt fiyatları burada kilit rol oynuyor. Süt fiyatlarının gıda enflasyonunu kontrol amacı ile baskılanmasının sonucudur bugün yaşadığımız et krizi. Şimdi kriz yönetimi yapıyoruz ve ESK bu anlamda doğru hamleler yapıyor.
4 DOLARA İTHAL EDİLEN HAYVANIN 6 DOLARA SATILMASINI DOĞRU ALGILAMAK GEREKİYOR!
Öncelikle; ESK’nın 4 USD’nin altında bir fiyata aldığı hayvanı, piyasada 6 USD’ye satıyor olmasının nedenlerinin doğru algılanması gerekli. Şöyle ki, İthalatın iç piyasadaki üreticileri mağdur etmemesi çok önemli. İthal hayvanı cazip kılmak yerine yerli hayvan alımını teşvik eden bir fiyatlandırma yapıldı. Bunu çok yerinde bulduğumuzu belirtmek isteriz.
Sayın genel müdür “İçeride maliyeti düşüremediğimiz için dışarıdan aldığımız hayvanın fiyatını iç piyasa bedeline yaklaştırmamız gerekiyor” dedi ve devam etti. “İç piyasa fiyatı arttığı zaman bu 6 USD/kg fiyatı da arttırılacak. Bu sabit bir fiyat değil”. Özetle, iç piyasada üretimin teşvik edilip açığın dışarıdan karşılanmasına gayret ediliyor.
ESK üzerinde büyük baskı var! İthalat lobileri özel şirketlerin bu ithalatı yapmaları için mücadele içindeler. Sebebi büyük rant. Ancak ESK kendisi ithalatı devam ettirmek için mücadele verdi ve büyük oranda başardı.
Yaşanan gecikmeler spekülasyona sebep verdi ancak Brezilya ile 70 bin, Uruguay ile 170 binlik anlaşmalar yapıldı. Önümüzdeki ay Brezilya ile 2.Etap anlaşması yapılacak. Alımların hepsi toptan yapılmıyor, etap etap yapılmaya devam ediliyor. Kalkan her geminin taşıdığı hayvan miktarına göre sıradaki üreticilere mesaj yollanıyor. Gemi yüklemesi sonrası üreticiye parasını yatırması için bilgi gidiyor.
Özetle; anlık olarak Mayıs sonuna kadar hedeflenen 600’000 başın 150 bini teslim edilmiş olacak. Kalanı yıl sonuna kadar tamamlanacak deniyor. ESK bugüne kadar sürecin uzamasının bir sebebinin ise yapılan anlaşmalar ve karantina süreleri olduğunu beyan ediyor. 21 gün karantina + 20 gün nakliye +15 gün alım süresi. Bu plana göre Nisan 15 ve sonrası 70 binlik transferler başlıyor. Bu konuda gördüğümüz bir eksiklik ise üreticiye talep edilen miktarın ancak %5 – %10’luk kısmının veriliyor olması. Bu tatmin edici olmamakla birlikte ek lojistik maliyetlere sebep veriyor.
Özet olarak; anaç hayvanların kesilmesi ve dengeleri bozan ithalatların yapılması bizi bugüne getirdi. Yaklaşık 90 milyon nüfusu beslemekle sorumlu olan üreticilerimizin çıkarlarına ters popülist siyasi hamleler yapmanın ne kadar yanlış olduğu bir kere daha ortaya çıktı. Bundan sonra et fiyatları enflasyon oranında artmaya devam eder. Kimse bu denklemin önünde duramaz. En iyi şartlarda 2-3 yıl içinde arz talep dengelenir ve alım gücüne göre daha uygun fiyattan et yeriz. O zamana kadar et cep yakmaya devam eder.
Süt fiyatının, maliyet + refah payı olarak açıklanması şarttır. Maliyet hesabımız web sitemizde her ay yayınlanıyor. Vergi usul kanunu esasları ve işletme ekonomisi doğruları ışığında yaptığımız hesaplar ne eksik ne fazla bir işlem içermemesine rağmen, bazı kesimler tarafından “kasten yüksek gösterilmiş” algısı yaratılmaktadır. Derneğimiz asla böyle bir yanıltıcı bilgiyi kamuoyuna sunmaz. Türkiye’de üretim yapmanın maliyeti birçok ülkeden fazladır.
Yedirdiğimiz yemlerin yaklaşık %50’si ithaldir. Yanlış süt fiyatları sebebi ile damızlık hayvanlarımız da ithal edilmek zorunda. Bu durumu değiştirmek mümkün, ancak ilim ve fen ışığında adım atmak koşulu ile. Üreticinin eline geçen süt fiyatı, verimli üretimi teşvik etmeli ve üretim planlaması çerçevesinde yapılmalıdır. Yeni üreticileri yaratmak yerine mevcut üreticilerin ekonomik ölçeğe getirilmesi ve verimliliğin teşvik edilmesi tek çözümdür.
Bu anlamda bakanlığımızın çalışmalarını yakından takip ediyoruz ve planlarının bir an önce uygulamaya geçmesini umuyoruz. Şeffaf ve dürüst paylaşımları için sayın ESK genel müdürüne teşekkür ediyoruz.
Saygılarımızla……
TÜSEDAD YÖNETİM KURULU
BÖLGE
Az önceYAŞAM
Az önceDÜNYA
22 saat önceGENEL
24 saat öncePOLİTİKA
1 gün önceDÜNYA
1 gün önceEKONOMİ
2 gün önce