ABD eski başkanı Donald Trump, sosyal medya üzerinde yaptığı duyuruyla İsrail ile Hamas’ın “barış planının ilk aşamasını” kabul ettiğini açıkladı. Trump, bu anlaşma kapsamında “tüm esirlerin çok yakında serbest bırakılacağını” söyledi. İsrail ve Hamas da anlaşmayı doğrularken, bazı detaylar henüz netleşmedi.
Haberin Yıldızı-Dış Haberler
Trump: “Büyük Gurur Duyuyorum”
Trump, Truth Social hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda şunları kaydetti:
“İsrail ve Hamas’ın, barış planımızın ilk aşamasını onayladığını duyurmaktan büyük gurur duyuyorum.”
Paylaşımda, anlaşmayla birlikte esirlerin kısa süre sonra serbest bırakılacağı vurgulandı. Trump ayrıca esirlerin 13 Ekim’de salınabileceğini belirtti. Ancak bu tarih, bazı kaynaklarda “yakın zamanda” ifadesiyle daha genel bir zaman dilimi ile yer aldı.
İsrail Hükümeti: Güvenlik Kabinesi Onay Bekliyor
İsrail medyasında yer alan haberlere göre, anlaşma metni Güvenlik Kabinesi’ne sunulmak üzere hazırlandı. Kabine, kararı resmi hükümet oturumunda onaylamadan planın yürürlüğe giremeyeceğini belirtiyor.
İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’nun ofisi, “antlaşmanın, kabine ve parlamento onayından sonra yürürlüğe gireceğini” ifade etti. Ayrıca hükümetin “saldırılara karşı savunma ihtiyaçlarını” göz önünde tutacağı belirtiliyor.
Hamas: Esir Takası Listesini Teslim Ettik
Hamas kaynakları, anlaşmada ele alınacak esir takasıyla ilgili listeyi İsrail tarafına ilettiklerini açıkladı.
Hamas, anlaşmada hem yaşayan hem de kayıp statüsündeki esirlerin serbest bırakılacağını belirtirken, bunun karşılığında İsrail’in Gazze’den çekilmesi ve Filistinli tutsakların salıverilmesini talep ediyor.
Yine de Hamas tarafında, planın kalıcı bir ateşkese dönüşeceği yönündeki kuşkular dile getiriliyor. Bazı yorumlar bunun “arabuluculukla elde edilmiş bir anlaşma” olduğuna dikkat çekiyor, ancak kesinleşmemiş unsurların olduğu vurgulanıyor.
Kilit Unsurlar & Riskler
-
Esir takası takvimi belirsiz: Trump’ın 13 Ekim ifadesi bazı kaynaklarda “yakın tarihlerde” ile değiştirilirken, kabine onayı sürecinin zaman alabileceği öne sürülüyor.
-
Çekilme sınırı ve kontrol: Anlaşmada, İsrail’in Gazze içindeki askeri varlığını belirli bir hattın gerisine çekmesi yer alıyor. Ancak “çekilme hattının” haritası, “Gaza’nın kontrolünün hangi bölgelerde süreceği” gibi detaylar hâlâ tartışmalı.
-
Kalıcı çözüm yok: Bu ilk aşama barış planı, kalıcı bir ateşkesi ya da Gazze’nin gelecek statüsünü içermiyor. Hamas’ın silahsızlanması, Gazze yönetimi ve uzun vadeli güvenlik temasları ileriki safhalara bırakılmış durumda.
-
İç muhalefet & siyasî direnç: İsrail’in aşırı sağ partileri, esir takası ve çekilme kararlarına karşı çıkabileceğini önceden ilan etmiş durumda. Kabine onayı süreci bu tartışmalarla karşılaşabilir.
Sonuç: Umut mu, Şüphe mi?
İsrail ile Hamas arasında varılan bu ilk anlaşma, yıllardır süren çatışmalar ve insani felaketler ışığında “umut ışığı” olarak yorumlanıyor. Ancak bürokratik engeller, muhalefet tepkiler, detayların kesinlik kazanmaması bu ışığın hâlâ kırılgan olabileceğini gösteriyor.
Gözler şimdi İsrail Güvenlik Kabinesi’ne, parlamento onayına, tarafların uygulama kararlılığına ve sahadaki denetim mekanizmalarına çevrildi. Eğer bu süreç sağlıklı işlerse, 13 Ekim tarihi sembolik bir dönemeç hâline gelebilir.
News
