DOLAR 34,5005 0.08%
EURO 36,2525 -0.31%
ALTIN 2.958,620,81
BITCOIN 34029514.61972%
Trabzon
13°

HAFİF YAĞMUR

06:22

SABAHA KALAN SÜRE

BU GECE MEVLİD KANDİLİ

BU GECE MEVLİD KANDİLİ

ABONE OL
7 Ekim 2022 07:59
BU GECE MEVLİD KANDİLİ
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in (S.A.V) dünyayı teşriflerinin Müslümanlar tarafından Kur’an-ı Kerim okumak, salavatlar getirmek ve dualar etmek gibi ibadetler ile değerlendirildiği Mevlid Kandili, Hicri takvime göre Rebiü’l-Evvel ayının 12. gecesidir. Peygamber Efendimizin 571 yılında Rebiü’l-Evvel ayının 12. günü dünyaya gelmesi, vefatından bir süre sonra o günün İslam âlemince ibadetlerle geçirilmesine vesile olmuştur.

Mevlid Kandili Nedir?

Mevlid, “veladet” (doğmak) kelime kökünden türeyen ve “doğma, doğuş, doğum yeri” anlamına gelen bir kelimedir. İslami literatürde ise Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in (S.A.V) dünyayı teşrif edişini ifade etmektedir. Peygamber Efendimizin doğduğu Rebiü’l-Evvel ayının 12. günü yapılan ibadetler Osmanlı döneminde minarede yakılan kandiller ile duyurulmuş ve II. Selim’in döneminde Peygamber Efendimizin anıldığı bu güne Mevlid Kandili ismi verilmiştir. Camilerde Mevlid-i Şerif okunan ve dualarla, salavatlarla, Kur’an-ı Kerim okumaları ile geçirilen bu mübarek günlerde Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in doğumunda yaşanılan mucizelerle ve mübarek hayatı ile ilgili sohbetler de yapılır.

Mevlid Bize Ne Anlatır?

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (S.A.V), mübarek yaşamı boyunca sergilediği eylemler ile insanlara güzel örnek olmuş ve yaşanması gereken hayat nizamını davranışları ile göstermiştir. Nitekim Allah, Kur’an-ı Kerim’de Hz. Muhammed (S.A.V) için “Ve seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik (Enbiyâ 107).” buyurmuştur. Peki; güzel ahlakı tamamlamak, insanları uyarmak ve doğruyu anlatmak için âlemlere rahmet olarak gönderilen Allah Resulünün dünyayı teşrifleri bizlere ne anlatıyor? Onun dünyaya gelmesi ile yaşanan mucizeleri nasıl yorumlamalıyız?

Peygamber Efendimizin dünyaya gelmesi ile İranlıların tapınaklarında bin yıldan beri hiç sönmeden yanan ateşin sönmesi, Kâbe içindeki putların yıkılması, Semâve vadisinin kuruması, Kisrâ’nın sarayında 14 sütunun yıkılması gibi birçok bölgede yaşanan mucizeler tüm insanlığa henüz dünyaya gelişi ile evrensel mesajlar veren bir peygamberi müjdeliyordu. Kur’an-ı Kerim’de Allah “Andolsun ki biz her millete ‘Allah’a kulluk edin, sahte tanrılardan uzak durun’ diyen bir elçi gönderdik (Nahl 36).” buyuruyor. Son Peygamber Hz. Muhammed’e (S.A.V) kadar gelen tüm peygamberler yaşadıkları kavmi uyarmak için gönderilmişlerdi. Hz. Muhammed (S.A.V) ise tüm peygamberlerden farklı olarak bütün insanlığı uyarmak için gönderilen bir peygamberdi. Bu sebeple mevlid ile gerçekleşen mucizeler, bizlere, Hz. Muhammed’in (S.A.V) ve onun müjdelediği İslam dininin büyüklüğünü ve İslam’ın dünyaya hâkim kılınmak üzere gönderildiğini anlatan hadiselerdir.

Hazret-i Allah’ın biricik Habib’i âhir zaman peygamberi Muhammed Aleyhisselâm, Rebiulevvel ayının onikinci pazartesi gecesi sabaha karşı Mekke-i Mükerreme’de dünyaya teşrif etmişlerdir. Bu pek mühim hadisenin oluşu Milâdî 571 yılına tesadüf eder.

Onun velâdeti ile kıyamete kadar devam edecek olan nûrlu bir devir açılmıştır. Bütün Peygamber -Aleyhimüsselâm- Efendilerimiz ya bir kavme ya bir memlekete veya muayyen bir zamana ait olmak üzere gönderildikleri halde Sebeb-i Mevcûdat -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz kıyamete kadar bütün insanların saadet ve selâmetini temin için gönderilmiştir ve peygamberlerin sonuncusudur.

O ki, Hazret-i Allah’ın inanan bütün insanlara en büyük nimetidir.

“Andolsun ki, Allah müminlere büyük bir lütufta bulundu. Zirâ, daha evvel apaçık bir sapıklık içinde bulunuyorlarken onlara kendi içlerinden, kendilerine Allah’ın Âyetleri’ni okuyan, kendilerini temizleyen ve kendilerine Kitap ve hikmeti öğreten bir peygamber gönderdi.” buyuruluyor. (Âl-i İmran: 164)

O Allah’u Teâlâ’nın en büyük bir nimetidir. Zâtı ile rahmettir. Bu nimetini bahşettiği, bu nûru tanıma ve tâbi olma şerefini lütfettiği için ne kadar şükredilse azdır.

Onun doğduğu gece bu şükrümüzün ifadesi için bulunmaz bir nimettir.Derin bir aşk engin bir muhabbetle ona bağlanan müslümanlar bu gecenin ulvî hatırasını dâima gönüllerinde yaşatmışlar ve yaşatmaktadırlar.

 

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP
300x250r
300x250r
error: Content is protected !!