Gazze’deki Sağlık Sistemine Ağır Darbe İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki askeri operasyonları, insani kriz boyutlarını daha da derinleştiriyor. Pazar sabahı düzenlenen hava saldırısında, Gazze Şehri’ndeki El-Ehli Baptist Hastanesi’nin kritik bölümleri tahrip edildi. Bu hastane, Gazze’nin kuzeyindeki sağlık tesislerinin yıkılmasının ardından bölgede tam kapasiteyle hizmet veren tek sağlık kuruluşu olarak biliniyordu.
Sivil Savunma Ajansı: “Hastane Füzelerle Vuruldu” Filistin Sivil Savunma Ajansı, İsrail hava kuvvetlerinin hastaneye füzeler ateşlediğini ve ameliyathane binası ile yoğun bakım üniteleri için oksijen üretim istasyonunun tamamen yıkıldığını açıkladı. Saldırıda can kaybı bildirilmezken, doktorlar ve hastalar binayı boşaltmak için yalnızca birkaç dakikalık uyarı aldı.
İsrail’den Tartışmalı Açıklama İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), hastanenin Hamas tarafından bir komuta ve kontrol merkezi olarak kullanıldığını iddia ederek saldırıyı doğruladı. IDF, sivillere zarar vermemek için önceden uyarılar yayınladığını belirtti. Ancak Gazze Sağlık Bakanlığı, bu saldırıyı “korkunç bir suç” olarak nitelendirerek İsrail’in Gazze’nin sağlık sistemini kasıtlı olarak yok ettiğini ifade etti.
Uluslararası Hukukun İhlali ve Tepkiler Uluslararası insancıl hukuk kapsamında korunan hastaneler, İsrail ile Hamas arasındaki çatışmalarda defalarca hedef alındı. İsrail, Hamas’ı hastaneleri askeri operasyonlar için kullanmakla suçlarken, Hamas bu iddiaları reddetti. Gazze Sağlık Bakanlığı ve uluslararası insan hakları grupları, İsrail’in eylemlerini savaş suçu olarak tanımlıyor.
Gazze’deki Güvenlik Bölgesi ve Filistinlilerin Durumu İsrail, güneydeki Rafah şehrini Gazze’nin geri kalanından ayıran yeni bir güvenlik bölgesi oluşturduğunu duyurdu. Bu operasyon, Gazze’nin yüzde 50’sinden fazlasını kontrol altına almayı hedefliyor. Rafah belediyesi, İsrail’in bu eylemlerini “uluslararası meşruiyetin açık bir ihlali” olarak nitelendirdi.
İnsani Krizin Derinleşmesi Gazze’deki insani kriz, gıda, su ve ilaç kıtlıklarıyla daha da kötüleşiyor. İsrail’in bir aylık insani yardım ablukası, bölgedeki 2 milyonluk nüfusun büyük bir kısmını sefil koşullarda yaşamaya zorladı. İnsan hakları grupları, bu taktiği savaş suçu olarak değerlendiriyor.
News
