İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, 6 ay sonra yerel seçimlerin yapılacağını hatırlatırken “Allah bilir, yine hakkımızda neler diyecekler değil mi? ‘Terörist, darbeci, katil…’ Düşünsenize hem ‘terörist’ hem ‘darbeci’ hem ‘katil’ ama sokakta geziyor, hatta halka hitap ediyorsunuz. Şimdiden uyaralım: Ağzını bu anlamda bu dille açmak isteyenler varsa, sakın denemeyin. Laflarınızda boğulursunuz. Bu millet size, inanın çok büyük ders verir. Bizim hakkımızda kuracağınız bütün kötü cümleler, dönüp sizi vurabilir. Gelin siyaseti nezaket içinde yapalım. O bakımdan iftira atmaya veya hakaret etmeye, siyaset arenasında son verelim” dedi.
“GÖZÜNÜ NEFRET BÜRÜMÜŞ SİYASET SON BULMALI”
“Ben, bu şehrin bütün sorunlarının çözülebileceğine olan inancımla, kesinlikle siyaset tarzı olarak insanları bölüştüren, ayrıştıran değil, siyaset tarzıyla birleştiren, buluşturan anlayışla iş üretmenin de ne kadar mümkün olabildiğini 4,5 yılda İstanbul’da gösterdiğimizi düşünüyorum. Siyaset, gerçekten bazı duyguları artık yok etmeli. Gözünü nefret bürümüş, ses tonunu en yüksek tonda çıkartmaya çalışan, hakaret eden, farklı düşünceleri yok sayan, farklı insanları, kitleleri, kendisine oy vermeyen kitleleri sanki ikinci sınıf vatandaşmış gibi gören zihniyetin artık son bulması gerekiyor. Siyaset, gözünü nefret bürümüş düşmanlar arasında değil, vatandaşı temsil ettiklerini bilen, birbirlerine saygı gösteren rakipler arasında yapılmalıdır. Biz, tam da böyle bir yolculuğu sağlamak zorundayız. 6 ay sonra yerel seçim var. Allah bilir, yine hakkımızda neler diyecekler değil mi? ‘Terörist, darbeci, katil…’ Düşünsenize hem ‘terörist’ hem ‘darbeci’ hem ‘katil’ ama sokakta geziyor, hatta halka hitap ediyorsunuz. Şimdiden uyaralım: Ağzını bu anlamda bu dille açmak isteyenler varsa, sakın denemeyin. Laflarınızda boğulursunuz. Bu millet size, inanın çok büyük ders verir. İnce hesaplarınız şaşmış veya başka başka hesaplarla farklı ilişkilere girmiş olabilirsiniz. Bizim hakkımızda kuracağınız bütün kötü cümleler, dönüp sizi vurabilir. Gelin siyaseti nezaket içinde yapalım. O bakımdan iftira atmaya veya hakaret etmeye, siyaset arenasında son verelim.”
“SİYASET, TOPLUMUN BİRLİĞİ, BERABERLİĞİ İÇİN YAPILIR”
“Ben buraya, bir ortaokul ziyaretinden geliyorum. İnanınız konuşurken, bir cümle kurarken, beni başta kendi evlatlarım dinliyormuş gibi, sonra beni burada bulunan kıymetli annelerin babaların ya da beni izleyen ailelerin çocukları, eşleri dinliyormuş gibi konuşmaya gayret ediyorum. Siyasetin çocuklarımıza, gençlerimize huzurlu, mutlu, güzel bir ülke bırakmanın aracı olduğunu biliyorum. Ben onun için siyaset yapıyorum. Yoksa yapmam ki. Tek bir sebebi var; gerçekten böyle bir ülke, böyle bir toplum bırakmak. O bakımdan siyaset, yalnız gençlere spor tesisleri yapmak için değil, o gençler aynı zamanda oraya geldiklerinde birbirlerine sevgi, saygı beslesin, birlikte güzel işler başarsın diye yapılır. Siyaset, toplumun birliği, beraberliği için yapılır. Bu anlayış içinde yeni atılımlara ve yatırımlara ara vermeden devam edeceğiz. Çocuklarımız, gençlerimiz mutlu olsun diye, keyifle, gururla, cesaretle çalışmaya devam edeceğiz. Bugünkü gibi açılışlar yapmaya, temeller atmaya, projelerimizi anlatmaya devam edeceğiz. Kreşiyle, otoparkıyla, muhtarlık binasıyla, koşu ve yürüyüş alanlarıyla, bisiklet parkurlarıyla, stadyumuyla, tüm birimleriyle bu güzel spor tesisinin çok sevdiğim, hayatımın önemli bir kesitinin geçtiği Kocasinan’a, Bahçelievler’e ve bütün İstanbul’umuza hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum. Emeği geçen herkese şimdiden yürekten teşekkür ediyorum.”
GAZETECİLERİN SORULARINI YANITLADI
İmamoğlu, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını da toplantı alanında yanıtladı. İmamoğlu, “İYİ Parti sözcüsü Sayın Kürşat Zorlu, ’81 ilde kendi adayımızı çıkartacağız’ diye bir açıklama yaptı. Siz, dün yaptığınız açıklamada ‘Sayın Akşener’in aslında kapıları kapatmadığını düşünüyorum’ demiştiniz. İYİ Parti’den gelen bu açıklamadan sonra sizin düşünceleriniz neler” sorusuna şu yanıtı verdi:
“Ben, hala aynı düşünüyorum. Yani neticede Sayın Akşener’in, Sayın Genel Başkanın daha önceki ifadelerini de dinlediğimi ve özenle dinlediğimi, takip ettiğimizi söyledim. Ben, dünkü açıklamaları da sayın sözcünün farklı yorumları da dinledim. Takip ediyorum. Ben, hala ittifakın ve ittifak sürecinin gerekli olduğunu, Türkiye’de bir gerçek olduğunu ve bunun da müzakereye açık olması gerektiğini söylüyorum. Açıkçası dünkü yapılan tariften de müzakerenin kapanmadığını düşünüyorum. Tabii bunu zamanla göreceğiz. Zaten en önemli unsurun toplumsal ittifak olduğu ve özellikle muhalefet tabanının güçlü bir ittifak modeliyle sonuca kavuşabileceğini bilen birisiyim. Bunu özenli bir şekilde İstanbul’da yaşadık ve yaşattık. Başta Cumhuriyet Halk Partisi ve İYİ Parti ittifakının yanı sıra, güçlü bir ‘İstanbul İttifakı’nın tesisiyle, bambaşka bir demokrasi mücadelesi verildi ve kazanıldı. Yine büyük bir demokrasi mücadelesinin verilmesi ve kazanılması hususunda diyalog çerçevesini en yüksek seviyede tutan, toplumsal katmanlarını en iyi şekilde analiz eden ve bu görüşmeleri titiz bir biçimde, İstanbul ve Türkiye için en doğru demokrasi yolculuğun tarifleme adına yapmaya hazır, gayretli bir ekibiz. Böyle bakıyoruz sürece. Ve biz bunu başaracağımızı düşünüyoruz. Başarırız da. Buna bu anlamda yine en güçlü şekliyle Sayın Akşener, İYİ Parti, İYİ Parti yöneticileriyle müzakerenin diyalogun çok sağlıklı bir yürütülebileceğini, yönetilebileceğini düşünüyorum. Elbette bunun karşılıklı gerekleri var. Zaman gösterecek.”
DÜNYA
Az önceGENEL
50 dakika öncePOLİTİKA
1 saat önceDÜNYA
2 saat önceEKONOMİ
21 saat önceAKTÜEL
22 saat önceSAĞLIK
23 saat önce