Özcan, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, tarımda yeni bir sürece girdiklerini, üretim planlaması ve destek modelleriyle ilgili açıklamalar yapmak istediğini belirtti.
Son dönemde dünyadaki iklim değişiklikleri, nüfus artışları, doğal afetler, gıda milliyetçiliği ve jeopolitik riskler gibi konuların tarım üretimini çok riskli hale getirmeye başladığını kaydeden Özcan, Tarım ve Orman Bakanlığının bu risklere karşı bir dizi önlem almaya çalıştığını ifade etti.
Özcan, gelecek nesiller için üretim gücü ve gıda arz güvenliği açısından önemli olan bitkisel üretim planlamasını eylül ayı itibarıyla hayata geçirdiklerini, hayvansal ve su ürünleri üretimi konusunda çalışma yaptıklarını ve 1 Ocak itibarıyla bu konuda da yeni bir planlamanın yürürlüğe girdiğini anımsattı.
Dünyada 4,4 trilyon dolar tarımsal hasıla söz konusu olduğunu aktaran Özcan, Türkiye’nin bu hasıla içinde 68,5 milyar dolar ile Avrupa’da 1. sırada, dünyada ilk 10 içinde yer aldığını belirtti.
Özcan, Türkiye’nin su stresi altında olduğunu anımsatarak, tedbir almanın önemine dikkati çekti. Özcan, hububatta 2027 planlama döneminin sonuna kadar yüzde 13’lük, baklagillerde yüzde 17’lik, yağlı tohumlarda da yüzde 22’lik bir artışın öngörüldüğünü ifade etti.
Bitkisel üretim planlamasında yer alan tüm üreticilerin hangi havzada, hangi ürünü ekmeleri konusunda nasıl bir destek alacaklarına ilişkin bilgilendirildiğini aktaran Özcan, Türkiye’de üretim yapan tüm üreticilerin temel desteği net bir şekilde alacağını vurguladı.
Mazot ve gübrelerin bir daha çiftçilere ödenmeyeceği konusunda algı oluşturulduğunu ifade eden Özcan, bunun doğru olmadığını kaydetti.
Özcan, üreticilere en iyi şartları oluşturmak için çalıştıklarını, Türkiye Yüzyılı’nın üretim yüzyılı olacağını söyledi.
News
