Genel Başkan Özel yaptığı konuşmada “Şunu söyleyelim. Çiftçilerin çok önemli sorunları var. Başta mazot. ÖTV’siz, KDV’siz mazotu kendi çocuklarının gemilerine koyduranlar, traktörleri mağdur ediyorlar. Bunun çok hızlı şekilde çözülmesi lazım. Kendi çıkardıkları kanuna göre yüzde 1 destekleme verilmesi gerekirken, köylüyü bu desteklemeden mahrum edip beşte birini bile vermiyorlar. Oysa ki bu sene yüzde 1’lik destekleme verilecek olsa 410 milyar lira çiftçinin alacağı destekleme var. Geçen sene 178 milyar liraydı, bu sene 410 milyar lira. Ama ödenen para 68 milyar lira. Yani milletin efendisini perişan eden bu iktidara bir kez daha sesleniyoruz. Bu yaptığınız iş iş değildir. Bu insanları aç bırakınca, bu insanlar tarımı bırakıyorlar. Şu anda Türkiye’de çiftçilerin yaş ortalaması 58. Normalde bunun 35 olması lazım. Yani gençler tarımla uğraşmıyor. Para kazanamıyor. Şehre gidiyor. Şehirde iş alıyor. Bulursa bir fabrikaya giriyor, Bulamazsa işsiz geziyor. Ama tarımla ilgilenmiyor. Her dört genç çiftçiden üçü, ‘Gelecek sene bu işle uğraşmayacağım, başka bir iş bulacağım’ diyor. Bu işin sonu kötü, ele güne muhtaç olacağız. Bu verimli toprakları eken ve diken halden, başkasının insafına kalmış, başkasına el açan, avuç açan noktada kalacağız. Zamanı gelince ‘Türkiye’nin bizden başka dostu yok’ diyorsunuz. O zor günler gelince bize gıda ambargoları konursa o zaman bu milleti açlıktan kırarsınız.”
“PARAYI ZENGİNLER ALIYOR, EMEKLİ, EMEKÇİ, ÇİFTÇİYE VE ESNAFA BULMUYOR”
“Yüksek gıda fiyatlarının sebebi de kötü tarım politikalarınızdır. Bunun için iktidarı buradan uyarıyorum. Ya bu çiftçilere sahip çıkın ya da artık bu işi bırakın. Geçen gün diyor ki ‘Özgür Bey, elbette söyler. Emekliye 12 bin 500 lira verdim. 33 milyar maliyeti var. Özgür Beyin sırtında küfe yok’ demiş. Yahu doğru, küfe bende değil. Küfe sende. Sen çıktın, ‘Sorunları ben çözerim’ dedin. Sen dedin, ‘Enflasyonu düşüreceğim, faizleri düşüreceğim. Dövizi düşüreceğim, işsizliği bitireceğim’ dedin. Bunun için oy aldın. Geldiğinden beri faizler çıkıyor, enflasyon çıkıyor. Hayat ateş pahası, herkes perişan. Şimdi diyor ki, ‘33 milyar verdim emekliye. Eğer en düşük emekli maaşı 12 bin 500 değil yani benim dediğim gibi asgari ücret olsaydı, 17 bin lira olsaydı, cebinden çıkacak para 100 milyar olacaktı. ‘Para yok’ diyor. Geçen sene, sadece 43 şirketin sildiği vergi borçlarının toplamı 660 milyar lira. Yani emekliye 100 milyar lira bulamayan, 30 milyar lira verip, 12 bin 500 liraya mahkum eden Recep Tayyip Erdoğan geçen sene yandaş müteahhide, zenginlere, beşli çetelere 660 milyarı bulmuş. Oradan 660 milyarı alsaydı, emekli maaşı en düşük 17 bin 500 lira olabilirdi. Bugün alınan emekli maaşlarının üstüne herkes 7 bin 500 lira daha koyabilirdi. Yetmez, asgari ücret 25 bin lira yapılabilirdi. Yetmez, çay taban fiyatı 17 lira değil 25 lira, buğday taban fiyatı 9 lira 25 kuruş değil, 15 lira. Yarın fındıktaki taban fiyat ziraat odalarının bekledikleri fiyat olabilirdi. 2 liralık domates 7 liradan alıcı bulabilirdi. Kavun ve karpuz tarlada kalmayabilirdi ancak o parayı maalesef zenginler alıyor. Emekli, emekçi, çiftçiye ve esnafa bulmuyor.”
“CHP OLARAK NEREDE BİR MAĞDUR VARSA YANINDAYIZ”
“Buradan bir kez daha uyarıyorum. Ey Recep Tayyip Erdoğan, emekliye bakarsan, emekçiye bakarsan, çiftçiye bakarsan geçim olur. Geçim olmazsa eninde sonunda seçim olur.
CHP Genel Başkanı yaptığı konuşmada ülkemizde en önemli mesele tarım. Geçmişte bu ülkenin ilk Cumhurbaşkanı, ‘Köylü milletin efendisi’ diyordu. Ama şimdi o efendiler çok zor durumdalar. 22 yıl öncesine göre 500 bin çiftçi kayıp. Geldiklerinde olandan 500 bin az çiftçi var. 22 yıl öncesine göre Hollanda kadar toprak kayıp. Ekilen ve dikilen alan Hollanda kadar azaldı. Oysa ki nüfus artıyor. Dünyadaki gıda ihtiyacı, özellikle iyi tarım uygulamaları ile üretilmiş gıda ihtiyacı artıyor. Kendi kendine yeten bu ülke, dünyayı doyurabilecek olan bu ülke, çiftçisi dünyanın en mutlu çiftçisi olabilecek bu ülke, birileri ithalatçıya para kazandırsın diye, birileri yurtdışında araziler kiralayıp orada bu çiftçiyi mağdur ettiler ve yalnız bıraktılar. Maalesef, Karacabey Ovasında, Mustafakemalpaşa Ovasında en önemli geçimlerden biri domates. 2 liraya düşünce üzülmüştük, bugün 1 lira 75 kuruşa domates alıyorlar.”
“TARLADA BİR TEK KAVUN, BİR TEK KARPUZ BIRAKMAYACAĞIZ”
“Bostan, kavun ve karpuz dolu, 2 liraya karpuz, 4 liraya kavun, alan yok. Ama buradan bir müjde vereceğim. Hep söyledik, ‘CHP belediyeler bütün sorunları çözemez ama yaraya merhem olur.’ İşte şimdi kavun ve karpuz üreticilerine sesleniyorum. Hiç korkmayın. Biraz önce konuştuk, sözü aldık. Tarlada bir tek kavun, bir tek karpuz bırakmayacağız. Büyükşehir belediye başkanımız hepsini alacak. Hepsini alıyoruz. Kavunu ve karpuzu alacağız, hem kavun, karpuz üreticisini mağdur halde bırakmayacağız, hem de bu sıcak yaz gününde marketlerde, manavlarda kavuna ve karpuza ulaşamayan yoksulların, çok çocuklu ailelerin bu mağduriyetini gidereceğiz. Teşekkür ediyoruz Mustafa Bozbey’e, teşekkür ediyoruz bu halkçı belediye başkanımıza. Diyorlar ki, ‘Bak bu güzel. Seçimden önce hep bağırılıyordu. Hep yazılıyordu, Yaparsa Bozbey yapar diye. Ne oldu şimdi?’ Kavunu, karpuzu tarlada bıraktınız, bostanı Bozbey kaldırıyor. Yaparsa Bozbey yapar. İşte böyle. Oyu veriyorsunuz, yüzünüze dönüyor. Sırtını dönmüyorlar. Oyu veriyorsunuz, bütün engellemelere rağmen sizin için çalışıyorlar. Hiç korkmayın. Hiç üzülmeyin. Ne yaparlarsa yapsınlar.”
“Buradan bir kez daha uyarıyorum. Ey Recep Tayyip Erdoğan, emekliye bakarsan, emekçiye bakarsan, çiftçiye bakarsan geçim olur. Geçim olmazsa eninde sonunda seçim olur. Biz CHP olarak nerede bir mağdur varsa yanındayız.
EKONOMİ
7 saat önceSPOR
9 saat önceTARIM VE HAYVANCILIK
10 saat önceGÜNDEM
18 saat önceBÖLGE
21 saat öncePOLİTİKA
23 saat önceTARIM VE HAYVANCILIK
23 saat önce