Türkiye’de sahtecilik vakaları her geçen gün yeni bir boyut kazanıyor. Daha önce FETÖ’nün sınav sorularını çalarak adaylara vermesi, yurtdışından kanunsuz yatay geçişler, parayla alınan sahte diplomalar, askerlikten muaf olmak için düzenlenen sahte çürük raporları ve sahte e-imza olayları gündemi sarsmıştı.
Son olarak, sahte denklik belgeleri skandalı patladı. Yurt dışında lise eğitimi görmüş gibi gösterilen sahte belgelerle, bazı kişilerin Türkiye’de istedikleri üniversitelere kayıt yaptırdıkları ortaya çıktı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame, 36. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Soruşturmanın çok yönlü olarak devam ettiği bildirildi.
Sahte Belgeler Sadece Eğitim Değil, Güvenlik Sorunu
Uzmanlar, sahte diploma ve belgelerin yalnızca haksız bir kazanç sağlamakla kalmadığını, aynı zamanda devletin güvenliğini tehdit ettiğini vurguluyor. Özellikle sağlık, eğitim ve güvenlik gibi alanlarda sahte diplomalı kişilerin görev almasının toplum için ciddi tehlike oluşturduğu ifade ediliyor.
Vatandaş Ne Diyor?
Skandalların ardı ardına patlamasıyla vatandaşlar isyan ediyor. Halk, alın teriyle çalışan gençlerin hakkının yendiğini, devletin daha sert önlemler alması gerektiğini belirtiyor. İşte sokaktan sesler:
📌 Mehmet K. (34, öğretmen):
“Yıllarca ders çalışıp üniversite kazanmaya çalışan öğrenciler var. Ama birileri parayla sahte diploma alıp kamuda iş buluyor. Bu durum hem adalet duygusunu yok ediyor hem de liyakat sistemini bitiriyor.”
📌 Ayşe Y. (29, mühendis):
“Biz yıllarca sınavlara hazırlandık, ter döktük. Sahte belgeyle iş sahibi olanlar bizim alın terimizi çalıyor. Devletin bu işin üzerine ciddi şekilde gitmesi şart.”
📌 Ali D. (41, esnaf):
“Bu sadece eğitim değil, güvenlik meselesi de. Sahte pasaport, sahte kimlik ile neler yapılabileceğini düşünmek bile ürkütücü. Denetimler artırılmalı.”
📌 Zeynep T. (22, üniversite öğrencisi):
“Biz aylarca kütüphaneden çıkmıyoruz, sınav stresiyle psikolojimiz bozuluyor. Ama biri gidip sahte belgeyle istediği bölüme yerleşiyor. Bu, bizim emeğimizin hiçe sayılmasıdır.”
📌 Murat B. (45, kamu çalışanı):
“Devlette iş bulmak için yıllarca KPSS’ye hazırlanıyoruz. Sonra öğreniyoruz ki sahte diploma ile bazıları memur olmuş. Bu, sadece haksızlık değil, resmen kul hakkıdır.”
📌 Elif Ç. (31, doktor):
“Eğer sağlık alanında sahte diplomalı kişiler görev alıyorsa, bu halk sağlığı için büyük bir tehlike. Düşünün, hayatınızı bir sahte diplomalı doktora emanet ediyorsunuz.”
📌 Cem A. (27, mühendis):
“Biz mühendislik fakültesini gece gündüz çalışarak bitirdik. Sahte belgeyle aynı unvana sahip olan biriyle aynı maaşı almak çok can yakıcı.”
📌 Fatma K. (52, ev hanımı):
“Benim oğlum yıllarca ders çalıştı, üniversiteyi kazandı. Ama torpille ya da sahte belgeyle okula girenleri duyunca çok üzülüyorum. Çocuğumun emeği çalınıyor.”
📌 Hasan Y. (38, güvenlik görevlisi):
“Kimlik, pasaport gibi belgeler sahte olursa ülkenin güvenliği tehlikeye girer. Terör örgütleri bile bu sahte belgelerden faydalanabilir. Bu çok ciddi bir mesele.”
📌 Derya S. (25, öğretmen adayı):
“KPSS’ye hazırlanıyoruz, dershanelere dünya kadar para veriyoruz. Ama bazı kişiler sahte belgelerle atama oluyor. Bu iş resmen bizim hayallerimizi çalıyor.”
📌 Ahmet E. (60, emekli):
“Eskiden diploma almak zordu, insanlar yıllarca emek verirdi. Şimdi parayla, sahte belgeyle her şey mümkün olmuş. Devletin bu işe ciddi cezalar getirmesi lazım.”
📌 Selin G. (19, lise öğrencisi):
“Ben daha üniversite sınavına gireceğim. Böyle şeyleri duyunca motivasyonum düşüyor. Eğer herkes adil şekilde yarışmıyorsa, bu sınavların anlamı kalmaz.”
📌 Yusuf İ. (47, avukat):
“Sahte belgeler sadece bireysel değil, toplumsal suçtur. Bir kişi sahte diploma ile hakim, savcı ya da doktor olursa toplumun adalet ve güvenlik sistemi çöker. Bu işin bedeli ağır olmalı.”
Adalet ve Liyakat İçin Acil Önlem Şart
Türkiye’de giderek büyüyen sahte diploma ve sahte belge skandalları, hem gençlerin geleceğini hem de kamu düzenini tehdit ediyor. Vatandaşların da belirttiği gibi, bu sorun yalnızca bireysel haksızlık değil, toplumsal güvenlik meselesi. Uzmanlara göre devletin bu konuda caydırıcı cezalar ve sıkı denetimler uygulaması şart.
News
