ABD ve Çin, insanlığın Dünya dışında yaşama kabiliyetini test edecek kalıcı Ay üsleri kurmak için hızla ilerliyor. 2029 yılına kadar Ay yüzeyinde insanlı görevler gerçekleştirmeyi planlayan iki süper güç arasındaki rekabet, 21. yüzyılın en önemli uzay yarışı olarak görülüyor.
ABD’nin Artemis programı kapsamında yürütülen çalışmalar, astronotların sadece Ay’a gidip dönmesini değil, aynı zamanda uzun süreli bir üs kurmasını hedefliyor. Artemis III görevi, astronotları bir haftadan fazla Ay yüzeyinde tutacak ve kalıcı üs için gerekli ekipmanların teslimini sağlayacak. Ancak programın finansman ve teknoloji sorunları, Çin’in öne geçebileceği endişelerini artırıyor.
Çin, insanlı Ay inişi için ilk etapta 2035 yılını hedeflemişti. Ancak son testlerin başarısı sayesinde bu tarih öne çekildi. Long March 10 roketi ve Lanyue iniş aracı ile yapılan denemeler, Pekin’in hedeflerine beklenenden hızlı ilerlediğini ortaya koydu. Üstelik Çin, yalnızca Ay’a insan göndermeyi değil, 2030’a kadar Rusya ile birlikte uluslararası bir Ay araştırma üssü kurmayı da planlıyor.
Her iki ülke de Ay’ın güney kutbunu hedef alıyor. Bölgenin cazibesi, kalıcı karanlık bölgelerde bulunan donmuş su rezervleri. Bu kaynaklar, gelecekte astronotların hayatta kalması, enerji üretimi ve yakıt temini için kritik önem taşıyor. Uzmanlara göre, ilk ulaşan ülke bu bölgede stratejik üstünlük sağlayabilir.
ABD’nin yeniden Ay’a dönüş kararı, eski Başkan Donald Trump döneminde alınmıştı. Trump, NASA’ya insanları 50 yıl sonra yeniden Ay’a götürme talimatı vermiş ve Artemis Anlaşmaları ile uzayda yeni bir hukuk düzeni oluşturmayı amaçlamıştı. Ancak bütçe kesintileri ve Artemis programındaki gecikmeler, bu vizyonu zora soktu.
NASA eski yöneticilerinden G. Scott Hubbard’a göre, “Bu yarış kazanılabilir, ancak yoğun mühendislik çalışması ve istikrarlı finansman gerekiyor.”
NASA yetkilileri, Artemis programının başarısının sadece Ay ile sınırlı olmadığını, Mars görevleri için bir sıçrama tahtası niteliği taşıdığını vurguluyor. Beyaz Saray ise, Ay’da liderlik kurmanın gelecekte uzayda ve Dünya’da güç dengelerini belirleyeceğini ifade ediyor.
2029’a yaklaşırken, ABD ve Çin arasındaki Ay yarışı daha da kızışıyor. Washington, SpaceX’in geliştirdiği Starship roketine, Pekin ise ordunun denetimindeki dev uzay programına güveniyor. Bu rekabetin kazananı, sadece Ay yüzeyinde değil, Dünya’nın geleceğinde de söz sahibi olacak.
MAGAZİN
Az öncePOLİTİKA
Az önceDÜNYA
Az önceSPOR
22 saat önceEKONOMİ
2 gün öncePOLİTİKA
2 gün öncePOLİTİKA
2 gün önce