CHP Grup Başkanvekili Cüneyit Zorlu, Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nin kasım ayı ilk meclis toplantısında, katı atık toplama bedelleriyle ilgili yargı kararını hatırlatarak, su faturalarına 4 aylık bedelin yansıtılacağını, vatandaşların daha fazla zor durumda kalmaması adına katı atık toplama bedelleri ile ilgili meclis kararı hakkında düzenleme yapması gerektiğini belirtti.
Trabzon Büyükşehir Belediye Meclisinin kasım ayı ilk meclis toplantısında gündem dışı söz alan CHP Grup Başkanvekili Cüneyit Zorlu, Ortahisar ve çevre ilçelerde yaşanan sorunları meclis gündemine taşıdı.
“KATI ATIK BEDELLERİNİN TOPLANMASIYLA İLGİLİ NASIL BİR UYGULAMA YAPACAKSINIZ?”
Katı atık bedellerinin ilçe belediyeleri tarafından toplanması ile ilgili meclis kararını yargıya taşıyan Ortahisar Belediyesi’nin itirazı hem yerel mahkeme tarafından hem de istinaf mahkemesi tarafından haklı bulunmuştu. Konuyu meclis gündemine getiren Cüneyt Zorlu, geriye dönük olarak alınamayan katı atık bedellerinin tahsilatının nasıl yapılacağını sordu. Zorlu, “Sayın Başkanım biliyorsunuz katı atık toplama bedelleriyle ilgili bir süreç yaşamıştık. Biz bunu mahkemeye taşımıştık, mahkeme ve devamında istinaf yürütmenin durdurulması konusunda bizlere hak vermişti. Ortahisar ve bütün ilçe belediyelerine hak verdi. Tabi ki mahkeme süreci devam ediyor fakat aldığımız meclis kararının eskiye dönmesi gerekiyor. Bu konuda dört aydır gelirimizden mahrum olduk, bu gideri biz ödüyoruz ama tahsil edemiyoruz. Sizlerden bize bununla ilgili bir gelir aktarılmıyor. ‘Bu konuda nasıl bir uygulama yapacaksınız? Bu dört aylık alacağımızı bize ve ilçe belediyelerine nasıl aktaracaksınız?’ Bu konuda bilgi istiyoruz” şeklinde konuştu.
“GALYAN TARIMSAL KALKINMA KOOPERATİFİ’NE VERİLEN DESTEK NEDEN KESİLDİ?”
Trabzon’un en önemli içme suyu kaynakları arasında yer alan Atasu Barajı’nın kanalizasyon atıkları ve bölgede bırakılan çöpler dolayısıyla kirletilmesini gündeme getiren Zorlu, şöyle konuştu: “Maçka’dan şikâyetler ve öneriler geliyor. Maçka ilçemizde bulunan 11 mahallemizden oluşan Galyan bölgemizde Atasu barajımız var. Bölge içme suyu havzasında yer almasından dolayı kirliliği önleme açısından bölge sakinleri organik tarıma yönlendirilmiştir. Doğrudur yapılması gerekir, o bölgenin koruma altında olması gerekir. Bu organik tarım Atasu Mahallesi’nde bulunan Galyan Tarımsal Kalkınma Kooperatifi tarafından yapılıyor. 2024 yılına kadar organik solucan gübresi, tarım kireci analiz ücretleri TİSKİ tarafından karşılanıyormuş. Artık tarımsal destek verilmiyor, neden verilmiyor? 282 ortağı bulunan bu kooperatifin girişimleri sonucu yalnız sertifika ücreti ve toprak analiz bedelleri belediye tarafından karşılanmış. Daha önce kooperatife destek kapsamında ürün alımı gerçekleştirilerek organik tarıma geçince yaşanan ürün kaybından dolayı gelir kaybı da oluşmaktadır. Şimdi bu destek sağlanmıyor. Vatandaşlar kendi imkânlarıyla bir şeyler yapmaya çalışıyorlar ama bu sorunun çözülmesini yöre halkı adına sizlerden talep ediyorum.”
“BESİCİLİK TESİSİNİN KİRLİ SUYU ATASU BARAJINA MI AKIYOR?”
“Bölgede içme suyu barajının 300 metre etrafı mutlak koruma alanı olmasına rağmen ne bir önlem alınmış ne de yapılaşma engellenebilmiştir. Piknik için oralara gelenler ve orada yaşayanlar çöplerini etrafa saçarak orada bırakmaktadır. Bu da ayrıca bir kirlilik oluşturmaktadır. Ayrıca tıkanan kanalizasyon boruları ve çevredeki olan kanalizasyon depolarının baraja su sızdırdığı görülmektedir. En önemli kirletici de Atasu mahallesinde besicilikle uğraşan Maçka meclis üyesi bir arkadaşın sahibi olduğu besicilik işletmesidir. Bu tesisin bütün kirli suyu da baraja akmaktadır. Bu konuda nasıl bir önlem alınacak, yetkililere buradan soruyorum. Trabzon, Akçaabat ve Yomra’ya su veren bu bölge ne yazık ki, kendi suyunu temin edemiyor, sağlıklı içme suyuna ulaşamıyor. Yeniköy, Oğulağaç, Atasu, Arıkaya mahallelerinde içme suyu kaynaklı çok yetersiz olduğundan ırmaklar içme suyu kaynaklarına karışmakta olduğu söyleniyor. Bu su da kirli bir şekilde vatandaşa ulaşıyor. Bu konuda vatandaşın önerisi de var. 6-7 km yakında bir kaynak suyu olduğu, bu suyun bu bölgeye bağlanabileceği ve bunun için yatırımın yapılması gerektiği, bu yatırımın da çok pahalı olduğu için ötelendiği bizlere söylenmektedir. Bir de burada Büyükşehir kapsamına alındıktan sonra ambulansı, hemşiresi ve iki de doktoru olan sağlık ocağının kapatıldığını ve yerine bir ebenin görev aldığı, bir sağlık kabininin yerleştirildiği ve bunun da bölge halkına hizmet vermediğini sizlere iletmemi istediler” dedi.
“UZUNGÖL’DE YAPILMASI GÜNDEMDE OLAN HES NEDENİYLE GERGİN BİR BEKLEYİŞ VAR”
Uzungöl’de yapılmak istenen Hidroelektrik Santrali ile ilgili bölgedeki tepkileri de gündeme getiren Zorlu, “Çevreye zarar vermeyen yerlerde HES’lerin yapılmasına karşı değiliz ama gördük ki, bu projelerin akarsulara zararları var. Orman alanları tahrip ediliyor, kazı sonucunda çıkan malzemeler derelere dökülüyor bunun sonucunda da sel afetine sebep oluyor. Bir önemli konuda bölge halkı bundan faydalanamıyor. HES’lerden yüzde 2 gibi enerji üretiliyor ama çevreye verdiği zararlar göz ardı ediliyor. Trabzon Uzungöl’de günlerdir gergin bir bekleyiş var, asker ve Çaykara halkı karşı karşıya getirilmek isteniyor. Bu konuda sizin de çok yapıcı açıklamanız oldu. Burada Trabzonspor HES kurmuştu. HES mahkeme kararı ile durduruldu. Mahkeme kararındaki sorunlar giderilmişti ve sonra satılmıştı. Burada 2012 yılında işleme başlanmamış, 7 yıl içinde başlaması gerekiyordu ama başlamamış. ÇED raporunun 7 yıl içinde başlamadığı için iptali söz konusudur. Yargı süreci devam ediyor. Bu konuda vatandaş ile askerin karşı karşıya getirilmemesi gerektiğini tekrar söylüyorum. Bu konuda Çaykara halkının yardıma ihtiyacı var. Bu projeyi alanın kişinin hakları da çiğnenmeden bir çözüm bulunmalı diye düşünüyoruz” ifadelerine yer verdi.
News
